Esas No: 2011/14137
Karar No: 2011/626
Karar Tarihi: 11.10.2011
Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı - İddianamenin İadesi - Mağdurun Kimliği - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2011/14137 Esas 2011/626 Karar Sayılı İlamı
14. Ceza Dairesi 2011/14137 E., 2011/626 K.
14. Ceza Dairesi 2011/14137 E., 2011/626 K.
- ÇOCUĞUN NİTELİKLİ CİNSEL İSTİSMARI
- İDDİANAMENİN İADESİ
- MAĞDURUN KİMLİĞİ
- 5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 103 ]
- 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 170 ]
- 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 174 ]
"İçtihat Metni"
Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan şüpheli Ufuk hakkında yapılan soruşturma neticesinde Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığı"nca düzenlenen 08.12.2009 tarihli ve 2009/2966 soruşturma, 2009/1344 esas, 2009/162 sayılı iddianamenin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 170. maddesine uygun bulunmadığından bahisle aynı Kanun"un 174. maddesi gereğince iadesine dair (Kırklareli Ağır Ceza Mahkemesi)"nin 10.12.2009 tarihli ve 2009/158 iddianamenin değerlendirilmesi sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;
Dosya kapsamına göre, R…
… İlköğretim Okulu bahçesinde yangın merdiveni altında bir kişinin çocuklara cinsel istismarda bulunduğunun tanıklar Gülcan ve Özkan"ın ifadelerinde belirtildiği, ayrıca suçun gerçekleştiği yerden alınan meni lekelerinden 2 tanesinin şüpheliden alınan kan numunesinden izole edilen DNA"larla genetik özellikler itibariyle uyumlu olduğunun belirlenmesi sebebiyle şüphelinin üzerine atılı suçu gerçekleştirdiği, mağdurların açık kimliklerinin ise tespit edilemediği, suçun mağdurlar üzerinde doğuracağı olumsuz etki gözönüne alındığında tespit edilmemesinin suçun oluşumunu etkilemeyecek ve bu gerçeği değiştiremeyecek olması karşısında toplanan delillerin şüpheli hakkında kamu davasının açılmasını gerektirir nitelikte bulunduğu gibi, bu delillerin mahkemesince takdir ve değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeksizin, iddianamenin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde iadesine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 09.04.2011 gün ve B.03.0.CİG.0.00.00.04-105- 39-0513-2011/3987/18439 sayılı kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"ndan tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun;
"Kamu davasını açma görevi" kenar başlıklı 170. maddesinin ikinci fıkrasında;
"Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler."
"Kamu davasını açma görevi" kenar başlıklı 170. maddesinin üç ila altıncı fıkralarında;
"(3) Görevli ve yetkili mahkemeye hitaben düzenlenen iddianamede;
a) Şüphelinin kimliği,
b) Müdafii,
c) Maktul, mağdur veya suçtan zarar görenin kimliği,
d) Mağdurun veya suçtan zarar görenin vekili veya kanuni temsilcisi,
e) Açıklanmasında sakınca bulunmaması halinde ihbarda bulunan kişinin kimliği,
f) Şikayette bulunan kişinin kimliği,
g) Şikayetin yapıldığı tarih,
h) Yüklenen suç ve uygulanması gereken kanun maddeleri,
i) Yüklenen suçun işlendiği yer, tarih ve zaman dilimi,
j) Suçun delilleri,
k) Şüphelinin tutuklu olup olmadığı; tutuklanmış ise, gözaltına alma ve tutuklama tarihleri ile bunların süreleri,
Gösterilir.
(4) İddianamede, yüklenen suçu oluşturan olaylar, mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanır.
(5) İddianamenin sonuç kısmında, şüphelinin sadece aleyhine olan hususlar değil, lehine olan hususlar da ileri sürülür.
(6) İddianamenin sonuç kısmında, işlenen suç dolayısıyla ilgili kanunda öngörülen ceza ve güvenlik tedbirlerinden hangilerine hükmedilmesinin istendiği; suçun tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, ilgili tüzel kişi hakkında uygulanabilecek olan güvenlik tedbiri açıkça belirtilir."
"iddianamenin iadesi" kenar başlıklı 174. maddesinin birinci fıkrasında;
"Madde 174 (1) Mahkeme tarafından, iddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde soruşturma evresine ilişkin bütün belgeler incelendikten sonra, eksik veya hatalı noktalar belirtilmek suretiyle;
a) 170. maddeye aykırı olarak düzenlenen,
b) Suçun sübutuna etki edeceği mutlak sayılan mevcut bir delil toplanmadan düzenlenen,
c) Ön ödemeye veya uzlaşmaya tabi olduğu soruşturma dosyasından açıkça anlaşılan işlerde ön ödeme veya uzlaşma usulü uygulanmaksızın düzenlenen,
İddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığı"na iadesine karar verilir."
Hükümleri yer almaktadır.
Her ne kadar, 5271 sayılı Kanun"un 170. maddesinin üçüncü fıkrasının (c) bendinde, mağdurun kimliği iddianamede bulunması gereken unsurlar arasında sayılmış ise de; bunun yapılan soruşturma sonucunda mağdurun kimliğinin elde edilmesi durumuna ilişkin olduğu, yapılan bütün araştırma ve soruşturmaya rağmen mağdurun kimliğinin tespit edilememesinin şüpheli hakkında iddianame düzenlenmesine engel durum oluşturmayacağı açıktır. Ceza yargılaması için diğer asli unsurların bulunduğu bir durumda, zorun-luluktan kaynaklanan bu eksiklik ceza yargılamasının yapılmasına engel teşkil etmeyecektir.
Somut olay ve dosya kapsamındaki bilgilere göre; olay yeri olan R…
… İlköğretim Okulu yanında evleri olan Gülcan ve Özkan"ın, sözü edilen okul bahçesi içerisindeki yangın merdiveninin altında şüphelinin, yapılan bütün araştırmalara rağmen açık kimlik bilgilerine ulaşılamayan 7-10 yaşlarındaki üç kız çocuğundan birinin ağzına cinsel organını soktuğunu gördükten sonra bu fiile engel olmak için tanıklardan Özkan"ın olay yerine koşması üzerine şüphelinin kaçtığı yönünde tanıklık yapmaları yanında ayrıca, suç yerinden alınan meni lekelerinden iki tanesinin şüpheliden alınan kan numunesinden izole edilen DNA"larla genetik özellikler itibariyle uyumlu olduğunun belirlendiği, yapılan bu saptamanın da tanıkların anlatmış oldukları olayla uyumluluk arz ettiği, esasen ve gerçekte ortada suçun mağdurunun var olduğu, fakat yapılan bütün araştırma ve soruşturmaya rağmen kimlik bilgilerinin tespit edilemediği ve yapılan soruşturmada toplanan delillerin kamu davasının açılmasına ilişkin yeterli şüphe oluşturması karşısında, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın kanun yararına bozma isteği yerinde görülmekle, Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığı"nca düzenlenen iddianamenin iadesine ilişkin Kırklareli Ağır Ceza Mahkemesi"nin itiraz edilmeksizin kesinleşen 10.12.2009 tarih ve 2009/158 sayılı Kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın merciine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 11.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.