14. Ceza Dairesi 2011/1253 E. , 2012/474 K.
"İçtihat Metni"
Irza geçme ve zorla kaçırıp alıkoyma suçlarından sanık ... ile zorla kaçırıp alıkoyma suçundan sanık ..."nün yapılan yargılamaları sonunda; ..."nun basit cinsel saldırı ve zorla kaçırıp alıkoyma suçlarından mahkûmiyetine, ..."nün ise atılı suçtan mahkûmiyetine dair Ceyhan Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 16.02.2006 gün ve 2005/176 Esas, 2006/35 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanıklar müdafileri tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklar hakkında zorla kaçırıp alıkoyma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Delillerle iddia ve savunma duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin tebliğname gibi ONANMASINA,
Sanık ... hakkında basit cinsel saldırı suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Mağdurenin, Ceyhan Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği 05.01.2005 tarihli şikâyet dilekçesinde sanığın pantolonunu zorla çıkardığı ve üzerine abanarak tecavüz ettiği, ne olduğunu hâlâ anlayamadığı, Cumhuriyet Başsavcılığında alınan aynı tarihli ifadesinde sanığın kendisine tecavüz ettiği ve cinsel organını içinde hissettiği, duruşmada alınan 22.02.2005 tarihli beyanında ise, hakkında düzenlenen rapordan kızlık zarının bozulmadığı ancak duhule müsait olduğunu öğrendiği ve sanık ..."ün zorla ırzına geçtiğine kesinlikle emin olduğu şeklindeki istikrarlı beyanları ile bu iddialarını doğrular nitelikte, hymende saat 8 hizasında çentik ve hafif ekimoz bulunduğu, duhule müsait olup penetrasyon sırasında bozulmayabileceği, anatomik olarak bakire olduğu şeklindeki rapor içerikleri karşısında, sanığın ırza geçme eylemini tamamladığı anlaşıldığı halde,
suç vasfında yanılgıya düşülerek eylemin ırz ve namusa tasaddi suçunu oluşturduğunun kabulüyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla BOZULMASINA, 13.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.