Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2019/389 Esas 2022/10537 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/389
Karar No: 2022/10537
Karar Tarihi: 15.09.2022

Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2019/389 Esas 2022/10537 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2019/389 E.  ,  2022/10537 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Zimmet, icrai davranışla görevi kötüye kullanma
    HÜKÜM : a) Sanıklardan ..., ..., ..., ... ve ... hakkında ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyet, zimmet suçundan beraat,
    b) Sanık ... hakkında zimmet ve görevi kötüye kullanma suçlarından beraat,
    c) Sanık ... hakkında zincirleme basit zimmet suçundan mahkumiyet, görevi kötüye kullanma suçundan beraat.

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Tüm temyiz taleplerinin yasal süresi içerisinde yapıldığı ve katılanlardan S.S. ... Merkez Sulama Kooperatifi vekilinin temyiz talebinin sanıklar hakkında verilen tüm beraat, Hazine vekilinin temyiz isteminin ise zimmet suçundan verilen tüm beraat hükümlerine yönelik olduğu gözetilerek yapılan incelemede;
    11/05/2015 tarihli, 2015/84 Esas ve 2015/74 sayılı Karar ile bu dosya ile birleştirilmesine karar verilen kamu davasına ilişkin hüküm kurulmadığı anlaşıldığından, bu hususta mahallinde her zaman hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
    S.S. ... Merkez Sulama Kooperatifi yönetim kurulu başkan ve üyeleri olarak görev yapan sanıklar hakkında; MEDAŞ'a 114.101,65 TL ödeme yapıldığı göründüğü halde MEDAŞ'tan alınan döküm ile yapılan kıyasta 25/05/2009 tarihinde 106.141,07 TL havale yapıldığı, buna bağlı olarak 7.960,58 TL'lik bir farkın bulunduğu, ... Bobinajın işletmecisi ... adına 2009-2010-2011 yıllarında toplamda 255.295,00 TL para havale edildiğinin görüldüğü, aynı yıllara ilişkin karşı taraftan alınan fatura dökümlerinin 268.702,44 TL olduğu, fatura toplamına ilişkin ödemenin 226.701,00 TL'sinin ödendiği, 42.000,00 TL ödenmediği için takibe konu edildiği, 255.295,00 TL ödeme göründüğü halde gerçek ödeme miktarının 226.701,00 TL olup, aradaki farkın 28.594,00 TL olduğu, ... Pro. Taah. Ayd. Elek. ve İnş. Malz. Nak. Tic. Ltd. Şti'ne 26/12/2011 tarihinde 7.680,62 TL ve 26/12/2011 tarihinde 8.495,65 TL ödeme yapıldığı göründüğü halde karşıt incelemede bahse konu şirkete belirtilen miktarlarda vadeli senet düzenlenerek kooperatifin borçlandırıldığı, kooperatif kayıtlarında görünen ödemenin yapılmadığı, 2011 yılı yevmiye defterinde 234 yevmiye numarasında hesap sonu açığını kapatmak için yönetim kurulu tarafından muhasebeci sanık ...'na verilen sözlü talimatla dayanaksız belgesiz şekilde 33.000,00 TL yönetim kurulundan borç alındığı şeklinde kayıt yaptırıldığı, kaydın dayanaksız açığı kapatmaya yönelik olduğu, 2011 yılı yevmiye defterinde 237 numaralı yevmiye kaydında 20.000,00 TL iş avansı ödemesi yapıldığı gösterildiği halde aynı seri no.lu fatura ile 39.000,00 TL hizmet bedeli ödemesi gösterilerek toplamda 59.000,00 TL çıkış yapıldığı, aynı seri numaralı faturaya iki farklı meblağın işlenemeyeceği, fatura aslının 20.000,00 TL olduğu, kalan 39.000,00 TL'nin ise çıkış gibi görünen hesap açığı olduğu, 01/01/2012-30/06/2012 tarihleri arasında 51.794,00 TL hesap açığı olduğu iddiaları ile zimmet, ayrıca yönetim kurulu başkan ve üyeleri ..., ..., ..., ... ve ...'nın 2011 yılında olağan genel kurul toplantısına 31/12/2011 tarihli bilanço ile MEDAŞ'a borçlarının olmadığını beyan ederek yanıltıcı bilgi vermek sureti ile kooperatifin faizli bir şekilde MEDAŞ'a borçlanmasına sebep oldukları ve 30/06/2012 tarihinde yeni yönetim kuruluna imza karşılığı kooperatife ait belgeleri teslim etmedikleri, ana sözleşmede de bir hafta teslim mükellefiyetinden bahsedildiği, yeni yönetimin göreve başlayarak kooperatif işlerini yapmalarına bu suretle engel oldukları, yine 6111 sayılı Kanun gereği üyelerin borç yapılandırmasından faydalandırılması hususunda yasadan faydalandırmamak suretiyle zincirleme şekilde görevi kötüye kullanma, kooperatif muhasebecisi ... hakkında ise 3568 sayılı Kanundaki sorumluluklarına aykırı olarak sözlü talimatlarla hesap açıklarını kapattığı ve bu suretle kooperatifin zarara uğramasına sebebiyet verdiği iddiası ile görevi kötüye kullanma suçlarından açılan kamu davasında;
    Yönetim kurulu üyesi olan sanıkların zimmet isnatları yönünden; kooperatifin tüm parasal işlerinin sanık ... ile dava dışı çalışan ... tarafından yürütüldüğünü savunarak yüklenen suçu kabul etmedikleri, görevi kötüye kullanma isnatları yönünden ise detaylı savunmalarının tespit edilmediği, sanık ...'nun muhasebe kayıtlarını verilen talimatlar doğrultusunda tuttuğunu, sorumluluğun yönetim kuruluna ait olduğunu savunduğu, sanık ...'in ise eksik evrak üzerinden inceleme yapıldığı, MEDAŞ'a yapılan ödemelerin avukatlık ücreti, masraf gibi kesintiler nedeniyle eksik hesaplandığı, ... Bobinaj yetkilisi ...'in kooperatiften alacaklı olduğuna dair beyanı dışında delil bulunmadığı, ... Elektrik firmasının ödemeye rağmen teminat senetlerini iade etmeyerek tekrardan tahsilini amaçladığı, yönetim kurulu tarafından kooperatife verilen borcun geri ödenmediği, 59.000 TL'lik fatura için 20.000 TL ve 39.000 TL olarak iki ayrı ödeme yapılmasında usulsüzlük bulunmadığı, 51.794 TL'lik hesap açığının tüm kooperatif evrakı incelenmediği için ortaya çıktığı savunmasında bulunarak kovuşturma evresinde müdafi aracılığı ile bir kısım ödeme belgeleri sunduğu, hükme esas alınan 13/11/2015 tarihli bilirkişi raporunda tüm isnatlar bakımından muhasebe kayıtlarının dayanakları ile birlikte ayrı ayrı detaylıca incelenmediği, suç dönemine ilişkin tüm gelir ve giderlerin karşılaştırılmadığı, hesap açığı olarak belirlenen miktara diğer isnatlara ilişkin miktarların dahil olup olmadığının belirlenmediği, bu itibarla hüküm kurmaya yeterli ve elverişli olmadığı nazara alınarak;
    Öncelikle adli emanete alınanlar dahil suç dönemine ilişkin tüm kooperatif evrakının eksiksiz olarak temini, suça konu isnatlara ilişkin hukuk dava dosyaları ile icra takip dosyalarının onaylı birer suretlerinin dosya arasına getirtilmesi, sanıkların göreve başladıkları ve ayrıldıkları tarihlerdeki banka ve kasa mevcutlarının tespiti, sanık ... müdafi tarafından kovuşturma evresinde sunulan belgelerin gerçekliğinin araştırılması ile dava dosyasının tüm ekleriyle birlikte Sayıştay emekli uzman denetçilerinden oluşan yeni bir bilirkişi kuruluna tevdi edilerek, kovuşturma evresinde sunulan belgelerden gerçekliği tespit edilenler de dikkate alınarak MEDAŞ, ... Bobinaj ve ... Elektrik'e yapılmış gösterilen ödemelerin alacaklı tarafın kayıtları ile karşılaştırmalı olarak incelenmesi, yevmiye kayıtlarında gösterilen ödemelerin yapılıp yapılmadığının dayanak belgeleri ile birlikte incelenmesi, yönetim kurulundan alınmış olarak gösterilen borç ile ilgili olarak geri ödeme yapılıp yapılmadığının, ... Elektrik'e ait faturaya ilişkin ödeme miktarlarının fatura miktarı ile tutarlı olup olmadığının tespiti, yevmiye defterinde yer alan kooperatifin yönetim kurulundan alacaklı olduğuna dair kaydın tek başına hesaplarda açık olduğu anlamına gelmeyeceği nazara alınarak kooperatifin suç tarihleri arasındaki tüm gelir ve giderlerinin karşılaştırılması ile suç tarihlerinde kooperatifin parasal işlemlerinin kim ya da kimler tarafından yürütüldüğünün belirlenmesi, her bir isnat yönünden savunmalarda ileri sürülen hususlar ayrı ayrı nazara alınmak, dosya arasındaki raporlar da değerlendirilmek suretiyle sanıkların zimmetlerinde kooperatif parası bulunup bulunmadığı, varsa miktarının ne olduğu hususlarında rapor alınması ve her bir sanığın görev yaptığı tarihler dikkate alınarak mal edinme eylemlerine ne şekilde iştirak ettiklerinin karar yerinde tartışılması, görevi kötüye kullanma isnatları açısından ise sanıkların savunmalarının detaylı olarak tespiti ile bu suç yönünden de inceleme ve değerlendirme yapılması sonrasında sanıkların hukuki durumlarının ayrı ayrı takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden, görevi kötüye kullanma isnatları yönünden sanık savunmaları tespit edilmeden ve herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadan, zimmet suçu bakımından ise yetersiz bilirkişi raporu dayanak yapılmak suretiyle eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hükümler kurulması,
    Kamu davasına dayanak teşkil eden Akşehir Cumhuriyet Başsavcılığının 28/08/2014 tarihli ve 2014/76 sayılı iddianamesinde sanıklardan ... hakkında icrai davranışla görevi kötüye kullanma, ... hakkında ise zimmet suçlarından sevk maddesi gösterilmediği, ayrıca sanıklar ..., ..., ... ve ...'nın 31/12/2011 tarihli bilanço ile MEDAŞ'a olan borçlarının olmadığını beyan ederek yanıltıcı bilgi vererek kooperatifin faizli şekilde borçlanmasına sebebiyet verdikleri, kooperatife ait belgeleri yeni yönetim kuruluna devretmedikleri, 6111 sayılı Kanun gereği üyelerin borç yapılandırmasından faydalandırılmayarak görevi kötüye kullanma suçunu işlediklerinin iddia edildiği, görevlerini yerine getirirken gerekli dikkat ve özeni göstermedikleri şeklinde bir anlatıma yer verilmediği, bu itibarla usulüne uygun kamu davası açılmadığı halde belirtilen suçlardan hükümler kurulmak suretiyle CMK'nın 225/1. maddesine muhalefet edilmesi,
    Kabule göre de;
    CMK'nın 231. maddesinin uygulanmasına engel sabıkaları ve tutanaklara yansımış olumsuz halleri bulunmayan ve haklarında TCK'nın 62. maddesi gereğince takdiri indirim uygulanan, hapis cezaları adli para cezasına çevrilen sanıklar ..., ..., ... ve ...'nın kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyecekleri hususunda ulaşılacak kanaate göre haklarında kurulan hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, zimmet failinin mal edindiği miktarı giderme yükümlülükleri olmayan sanıkların görevlerini yerine getirirken gerekli dikkat ve özeni göstermemek şeklindeki eylemlerinin sonucunda ortaya çıkan maddi zararın nelerden ibaret olduğu açıklanıp tartışılmadan, 231/6. maddedeki objektif ve subjektif koşullar değerlendirilmeksizin "maddi olarak belirlenen zararın karşılanmamış olması" şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle haklarında CMK'nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına dair kararlar verilmesi,
    TCK'nın 53/1-d madde-fıkra-bendindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle yüklenen suçları işlediği kabul edilen sanıklar hakkında aynı Kanun'un 53/5. maddesi uyarınca hak yoksunluğuna karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Sanıklar ... ve ...'un adli sicil kayıtlarında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararlardan denetim süresi içerisinde yeniden suç işlenenler yönünden CMK'nın 231/11. maddesi gereğince dosyaların ele alınması için ilgili mahkemelere ihbarda bulunulması gerektiğinin düşünülmemesi,
    Kanuna aykırı, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafileri ile katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek, mahkumiyet hükümleri yönünden sanıkların kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla, CMUK'un 321 ve 326/son maddeleri uyarınca hükümlerin BOZULMASINA 15/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Hemen Ara