Esas No: 2018/11608
Karar No: 2022/10862
Karar Tarihi: 22.09.2022
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/11608 Esas 2022/10862 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2018/11608 E. , 2022/10862 K.Özet:
Sanık, zimmet ve icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçlamasıyla mahkum edildi. Ancak, Ceza Genel Kurulu'nun 2021/5-43 Esas, 2021/287 sayılı Kararı doğrultusunda, sanığın eylemi hizmet ilişkisi kapsamında olduğundan hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu ve bu suçun uzlaşma kapsamına alındığı belirtildi. Bu nedenle, uzlaştırma işlemleri gerçekleştirildikten sonra sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı ve hüküm bozuldu. Kanuna aykırı olan hüküm, kazanılmış haklar saklı tutularak bozuldu. Kanun maddeleri ise şöyle:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 155/2. maddesi: hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu
- 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 26. maddesi: hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun uzlaşma kapsamına alınması
- 6763 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 35. maddesi: CMK'nın 254. maddesi uyarınca uzlaştırma işlemlerinin yerine getirilmesi gerekliliği
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi: hüküm bozulması durumunda kazanılmış hakların saklı tut
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Zimmet ve icrai davranışla görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 17/06/2021 tarihli ve 2021/5-43 Esas, 2021/287 sayılı Kararında da açıklandığı üzere; sanık ile katılan arasındaki vekalet ilişkisinde kamu otoritesi ve kamu gücünün kullanılmadığı, söz konusu paranın teslim edilmesinin sanığın avukat olmasının doğal sonucu değil katılan tarafından şahsına duyulan ... ilişkisi nedeniyle verilen ahzu kabz yetkisi kapsamında gerçekleştirildiği ve buna bağlı olarak da aralarındaki ilişkinin hizmet ilişkisi kapsamında kaldığı gözetildiğinde, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 155/2. maddesinde tanımı yapılan hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı ve hükümden sonra 24/10/2019 tarihinde 30928 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesinin ''Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur'' hükmü de gözetilerek, 6763 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun'un 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sanığın üzerine atılı suçlar arasındaki hukuki ve fiili bağlantı da nazara alınarak sair yönleri incelenmeyen tüm hükümlerin, kazanılmış ... saklı tutularak, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 22/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.