Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2011/5530 Esas 2012/391 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2011/5530
Karar No: 2012/391
Karar Tarihi: 18.01.2012

Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2011/5530 Esas 2012/391 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi         2011/5530 E.  ,  2012/391 K.

    "İçtihat Metni"



    Nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanıklar ..., ..., ... ve ..."nun yapılan yargılamaları sonunda; atılı suçlardan mahkûmiyetlerine dair Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 17.10.2007 gün ve 2006/128 Esas, 2007/169 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde sanıklar müdafileri, katılanlar ..., ..., ... vekili ile O Yer Cumhuriyet Savcısı taraflarından temyiz edilmesi ve sanık ... müdafii tarafından incelemenin duruşmalı yapılmasının talep edilmesi üzerine; dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05.04.2009 günlü tebliğnamesiyle Daireye gönderilmekle 10.03.2010 Çarşamba saat 13.30’a duruşma günü tayin olunarak sanık ... müdafiine çağrı kağıdı gönderilmişti.
    Belli günde hakimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından... hazır olduğu halde oturum açıldı.
    Yapılan tebligat üzerine sanık ... müdafiin gelmediği ve ayrıca bir talepte de bulunulmadığı anlaşılmakla Yargıtay Cumhuriyet Savcısının uygun görülen talep ve mütalaası dairesinde DURUŞMASIZ inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek vaktin darlığına binaen dosyanın incelenmesi başka bir güne bırakılmıştı.
    Bugün dava evrakı incelenerek aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
    Her ne kadar mahkemece suç tarihinde reşit olan mağdure Güler"le ilgili katılma kararı verilmesinin ardından adı geçen mağdurenin annesi müşteki Nazife ile babası müşteki Hüsnü haklarında da ayrıca katılma kararı verilmiş ise de; olaydan zarar gören mağdure Güler dışında kalan müştekilerle ilgili verilen katılma kararlarının hukuken geçerliliği bulunmayıp bu durum adları geçen müştekiler vekiline mahkeme kararını temyiz etme yetkisi vermeyeceğinden incelemenin katılan mağdure Güler vekili ile sanıklar müdafileri ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiziyle sınırlı yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Sanıklar hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde,
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıklar müdafileri, katılan ... vekili ile O Yer Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Sanıklarla ilgili olarak TCK.nın 53/1. maddesi gereğince uygulama yapılırken aynı maddenin 3. fıkrası gözetilmeksizin 53/1-c madde ve bendinde sayılan velayet hakkı, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, kanuna aykırı olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca TCK.nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili A-4 ve B-5 bölümlerinin hükümlerden çıkartılarak, yerlerine “sanıklar hakkında TCK.nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkrası ile 3. fıkrasının 1. cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    Sanıklar hakkında nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin temyiz incelemesine gelince,
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Mağdureyle ilgili olarak yargılama safhasında gerek Zonguldak Adli Tıp Şube Müdürlüğünde görevli Adli Tıp Uzmanınca düzenlenen 17.03.2006 günlü, 373 sayılı doktor raporunda, gerekse İstanbul Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunca düzenlenen 10.01.2007 günlü, 46 sayılı heyet raporunda mağdurenin yapılan hymen muayenesinde hymenin anüler intact yapıda olup fehvasının 1,5 cm olduğu, bu haliyle mağdurenin bakire olup kızlık zarının yırtılmaksızın duhule müsait olmadığının açık şekilde belirtilmesi karşısında, sanıklar hakkında TCK.nın 102/1, 3-d maddesinden hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde

    mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    Kanuna aykırı, katılan ... vekili, O Yer Cumhuriyet Savcısı ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara