19. Hukuk Dairesi 2014/14275 E. , 2014/18357 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bakırköy(Kapatılan) 17. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 21/03/2014
NUMARASI : 2013/362-2014/111
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, müvekkilinin muhtelif tarihli, 15.000,00 TL bedelli 5 adet teminat senedini davalıya verdiğini, 22.02.2013 tarihli ve 26.04.2013 tarihli, toplam 30.000,00 TL bedelli iki adet bono bedelinin ödendiğini, ancak davalının bu bonoları iade etmediğini belirterek müvekkilinin 22.02.2013 tarihli, 15.000,00 TL bedelli ve 26.04.2013 tarihli ve 15.000,00 TL bedelli iki adet senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilin davacıdan olan alacağına karşılık 5 adet bonoyu aldığını, davacının müvekkiline halen ödenmemiş 2 adet bonodan dolayı faiz ve masraflar hariç 30.000,00 TL borcunun bulunduğunu, ödenmeyen borç sebebiyle İstanbul 30. İcra Müdürlüğü’nün 2013/12837 esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini savunarak, davanın reddi ile % 20 oranından aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacı tarafın 22/02/2013 tarihli 15.000,00 TL bedelli ve 26/04/2013 tarihli 15.000,00 TL bedelli bonolara yönelik ödeme yaptığı hususunu ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, mahkeme kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Kambiyo senedinin borçlunun elinde bulunması bedelinin ödendiğine karine teşkil eder. Taraflar arasındaki ilişkide verilen 5 adet bonodan 16.11.2012 tarihli ve 01.01.2013 tarihli olanların davacı borçlu elinde bulunduğu çekişmesiz olup, bu bonolar yönünden ödemenin gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Davacı, dava konusu edilen 22.02.2013 ve 26.04.2013 tarihli iki bono bedelinin banka havalesi yolu ile ödendiğini belirterek dekontları dosyaya ibraz etmiştir. Anılan dekontların incelenmesinde, ödemelerin tarih ve miktar belirtilmek sureti ile dava konusu bonolara yönelik olarak yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece bu yön gözetilmeden ve delil takdirinde hayata düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.