Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2011/2017 Esas 2012/349 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2011/2017
Karar No: 2012/349
Karar Tarihi: 17.01.2012

Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2011/2017 Esas 2012/349 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanığa isnat edilen reşit olmayan kişiyi kaçırma ve alıkoyma suçundan dolayı yapılan yargılama sonucu sanığın beraatine karar verilmiştir. Ancak, Yargıtay'a yapılan itiraz sonrası yapılan incelemede suçun işlenmesi tarihinden bu yana beş yıl geçtiği için asli zamanaşımının gerçekleştiği anlaşılmıştır. Bu nedenle, dava zamanaşımı nedeniyle düşmüştür. Suçun cezasının yasalara göre belirlenen üst sınırı itibarıyla aynı Kanunun 102/4. maddesinde belirtilen 5 yıllık asli zamanaşımına tâbi olduğu, sanıkın mahkemece sorgusunun yapıldığı tarihten itibaren zamanaşımını kesen bir işlemin olmadığı, inceleme gününe kadar bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından, 5237 sayılı TCK.nın 7/2. maddesi ile 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilmek suretiyle hükmün CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davanın zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE karar verilmiştir. Suçun cezasının üst sınırı itibarıyla aynı Kanunun 102/4. maddesinde belirtilen 5 yıllık asli zamanaşımına tâbi olduğu belirtilirken, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7/2. maddesi ve 5320 sayılı Ce
14. Ceza Dairesi         2011/2017 E.  ,  2012/349 K.

    "İçtihat Metni"



    Reşit olmayan kimseyi rızasıyla kaçırıp alıkoyma suçundan sanık ..."un yapılan yargılaması sonunda; beraatine dair Kartal 2. Çocuk Mahkemesinden verilen 15.06.2006 gün ve 2006/373 Esas, 2006/192 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi katılan vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığa isnat olunan reşit olmayan kimseyi rızasıyla kaçırıp alıkoyma suçunun 765 sayılı TCK.nın 430/2. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla aynı Kanunun 102/4. maddesinde belirtilen 5 yıllık asli zamanaşımına tâbi olduğu, sanığın mahkemece sorgusunun yapıldığı 16.02.2005 tarihinden itibaren zamanaşımını kesen bir işlemin olmadığı, inceleme gününe kadar bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından, 5237 sayılı TCK.nın 7/2. maddesi ile 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilmek suretiyle hükmün CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK.nın 223/8. maddeleri uyarınca davanın zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 17.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara