Esas No: 2018/6648
Karar No: 2022/11699
Karar Tarihi: 05.10.2022
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/6648 Esas 2022/11699 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2018/6648 E. , 2022/11699 K.Özet:
Hazinenin zarar görme durumu olan zimmet suçundan dolayı mahkemeye başvurma hakkı vardır. Dosyanın incelenmesi sonucunda, sanıklar arasındaki bazılarının zimmet suçundan beraat ettikleri belirlenmiştir. Ancak, diğer sanıkların denetim görevlerini ihmal ederek zimmete neden olma suçundan mahkum oldukları ve cezalarının ilaveli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, bu hükümler bozulmuş ve davaların zamanaşımı nedeniyle düşmesi kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri 3628 sayılı Yasa'nın 18/2. madde ve fıkrası, CMK'nın 260/1. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 251/2. maddesi, 66/1-e ve 67/4. maddeleri, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, CMUK'un 321. maddesi, 322/1 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleridir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
CMK'nın 260/1. maddesine göre zimmet suçundan katılan sıfatını alabilecek surette zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükümlerin vekili tarafından 7417 sayılı Kanun'un yürürlük tarihi olan 05/07/2022 tarihinden önce temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Yasa'nın değişiklik öncesindeki 18/2. madde ve fıkra hükmü uyarınca başvuru tarihinde zimmet suçu bakımından müdahil sıfatını kazandığı gözetilerek yapılan incelemede;
Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında zimmet suçundan verilen beraat hükümlerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraat hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan yerinde görülmeyen katılanlar ... ve Hazine vekilleri ile katılan ...'in temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanıklar ... ve ... hakkında denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olma suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Sanıklara isnat edilen suçun 5237 sayılı TCK'nın 251/2. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla aynı Kanun'un 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirtilen 12 yıllık ilaveli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, suç tarihi olan 23/06/2007 ile inceleme günü arasında ilaveli dava zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşıldığından hükümlerin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasa'nın 322/1 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri gereğince sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE 05/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.