Esas No: 2021/9165
Karar No: 2022/11769
Karar Tarihi: 06.10.2022
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2021/9165 Esas 2022/11769 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2021/9165 E. , 2022/11769 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Ceza Mahkemesi
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Başvurularının kapsamına göre O yer Cumhuriyet savcısının sanık ... hakkında verilen beraat, müdafin ise sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünü temyiz ettiği gözetilerek yapılan incelemede;
Sanık ... hakkında ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığa yüklenen ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunun 5237 sayılı TCK'nın 257/2. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla aynı Kanun'un 66/1-e maddesine göre 8 yıllık asli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, zamanaşımını kesen son işlem olan 26/06/2014 tarihli sorgu ile inceleme günü arasında bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından, hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden sanık hakkında açılan kamu davasının aynı Yasa'nın 322/1 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri gereğince zamanaşımı sebebiyle DÜŞMESİNE,
Sanık ... hakkında ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Kadirli Adliyesinde yazı işleri müdürü olarak görev yapan sanığın mahkeme kalemini denetlemeyerek Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 14/09/2009 tarihli ve 2009/5164 Esas, 2009/6883 sayılı Kararı ile bozularak gönderilen dosyanın 19/04/2010 tarihli tebliğ işlemlerinden sonra esasa kaydedilmeyerek 26/02/2014 tarihine kadar işlemsiz beklemesine sebebiyet vermek suretiyle ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine karar verilmiş ise de; UYAP sisteminden yapılan araştırmada Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 14/09/2009 tarihli ve 2009/5164 Esas, 2009/6883 Karar sayılı bozma ilamının dava konusu edilmeyen ve Hazineye ait olan taşınmazın tapusunun iptali ile tekrar Hazine adına tesciline karar verilmesine ilişkin olduğu anlaşılmakla, Kadirli 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/109 Esas sayılı dosyasının getirtilip, bozma sonrasında yapılan işlemler de dikkate alınarak kamunun zararına veya kişilerin mağduriyetine neden olma ya da kişilere haksız menfaat sağlama biçimindeki objektif cezalandırma koşullarından birinin gerçekleşip gerçekleşmediğinin, gerçekleşmişse ne şekilde gerçekleştiğinin denetime imkan verecek biçimde karar yerinde tartışılması suretiyle sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
Yüklenen suçu TCK'nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen ve adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında aynı Kanun'un 53/5. maddesi gereğince, ayrıca, hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasından yasaklanmasına karar verilmemesi,
28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Yasa'nın 106/3. maddesi hükmüne aykırı olarak infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 06/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.