Esas No: 2018/11741
Karar No: 2022/11992
Karar Tarihi: 10.10.2022
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/11741 Esas 2022/11992 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2018/11741 E. , 2022/11992 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
CMK'nın 260/1. maddesine göre zimmet suçundan katılan sıfatını alabilecek surette zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükmün vekili tarafından 7417 sayılı Kanun'un yürürlük tarihi olan 05/07/2022 tarihinden önce temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Yasa'nın değişiklik öncesindeki 18/2. madde ve fıkra hükmü uyarınca başvuru tarihinde müdahil sıfatını kazandığı gözetilerek yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
... 20. Asliye Ticaret Mahkemesinde zabıt katibi olarak görev yapan sanığın, iddianamede belirtilen dosyalara yatırılan gider avanslarını ara kararlara aykırı biçimde adli tıp gideri, mahkeme gideri, genel gider açıklamalarıyla reddiyat makbuzları düzenleyip vezneden çektiği iddia ve kabul edilen dava konusu somut olayda; yazı işleri müdürleri ile zabıt katiplerinin ve mübaşirlerin görev, sorumluluklarını düzenleyen ve suç tarihinde yürürlükte bulunan Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin yazı işleri müdürünün görevlerine ilişkin 6/3-h maddesindeki ''Harcın hesaplanması ve hukuk mahkemeleri veznesi bulunmayan yerlerde tahsiline ilişkin işlemleri yapmak'' hükmü ve mübaşirin görevlerine ilişkin 6/5-e maddesindeki ''Müzekkereler ve tebligatların ilgili kurum ya da kişilere ulaşmasını sağlamak üzere posta ve zimmet işlemlerini yerine getirmek'' ile zabıt katibinin görevlerine ilişkin 6/4-h maddesindeki "Mevzuattan kaynaklanan veya hakim ya da yazı işleri müdürünün vereceği diğer görevleri yerine getirmek", yine suç tarihinden sonra yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin yazı işleri müdürünün görevlerine ilişkin 169/3-ğ maddesindeki benzer hüküm ile aynı maddenin 7. fıkrasındaki ''Yazı işleri müdürü, yerine getirmekle yükümlü olduğu görevleri yazı işleri hizmetlerinde görevli personele devredemez'', 4. fıkrasındaki zabıt katibinin ve 5. fıkrasındaki mübaşirin görevlerine ilişkin önceki yönetmelikle benzer düzenlemeler ile 263. maddesindeki ''Bu Yönetmelikte açık hüküm bulunmayan hâllerde ... ve ilgili kurumlarca yürürlüğe konulan diğer yönetmeliklerin ilgili hükümleri uygulanır'' hükmü ışığında 11/07/2015 tarihli Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin İdari İşler İle Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesi Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin harç ve masrafları almaya yetkili olanlara ilişkin düzenlemesini içeren 89. maddesindeki ''Ön büro teşkilatı bulunan yerlerde bu ... yalnızca veznedara aittir. Zabıt kâtipleri, memurlar veya mübaşirler, bir işlemin ifası için ödenmesi gerekli harç ve masrafları ... sahiplerinden alamazlar. Harç ve masrafların tahsili işi kendisine verilmiş olan yazı işleri müdürü, görev sebebiyle yerinden ayrıldığı zaman ... sahiplerinin beklememesi için başkanın onayı ile önlem alır'' ve son olarak da suç tarihinde yürürlükte bulunan ... Teftiş Kurulu Yönetmeliğinin mahkeme veznelerinin denetimine ilişkin 67/1. maddesindeki ''Mahkeme veznelerinin sayım ve hesapların kontrolü ile denetimi bu Yönetmeliğin Dördüncü Kısmının Birinci, İkinci ve Üçüncü Bölümlerinde gösterilen esaslar dairesinde yapılır. Banka ve PTT vasıtasıyla mahkemelere gönderilen ve mutemet defteri ile yazı işleri müdürleri tarafından bu yerlerden alınan paralar vezne kayıtlarıyla karşılaştırılır'' şeklindeki düzenlemeler hep birlikte değerlendirildiğinde; sanığın, dosyalardaki mevcut gider avansından, yapılacak işlemler için mahkemeler veznesinden para çekme ve paraların teslimi hususunda görevlendirilmesinin yasal olarak mümkün olmaması karşısında, suça konu paralar kendisine görevi nedeniyle tevdi edilmiş sayılamayacağından, eyleminin zimmet suçunu değil, hizmet sebebiyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı gözetilmeden, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararının Resmi Gazete'nin 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı nüshasında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK'nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılması lüzumu,
Yüklenen suçu TCK'nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen sanık hakkında aynı Kanun'un 53/5. maddesinin uygulanması sırasında hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu bentteki hak ve yetkilerin tamamını kullanmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden sadece ''memuriyetten yoksun kılınmasına'' şeklinde sınırlı uygulama yapılması,
Kanuna aykırı, sanık müdafi ile katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA 10/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.