Esas No: 2018/11477
Karar No: 2022/11996
Karar Tarihi: 11.10.2022
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/11477 Esas 2022/11996 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2018/11477 E. , 2022/11996 K.Özet:
Mahkeme, sanık ...'ın zincirleme basit zimmet suçu sebebiyle mahkumiyetine hükmettiği, diğer sanıklar hakkında ise denetim görevinin ihmali suçu nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdiği belirtilmiştir. Ancak, Yargıtay, kararın gerekçelerinin yetersiz olduğunu ve tüm verilerin açık olarak kurulacak hükmün gerekçesine yansıtılması gerektiğini vurgulamaktadır. Bu nedenle, karar Kanuna aykırı olduğu için bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri ise şunlardır: Anayasa'nın 141/3, CMK'nın 34/1, 230/1 ve 289/1-g, TCK'nın 249, 5320 sayılı Kanun'un 8/1 ve CMUK'un 321.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Zincirleme basit zimmet (sanık ... hakkında), denetim görevinin ihmali (diğer sanıklar hakkında)
HÜKÜM : Mahkumiyet (sanık ... hakkında), hükmün açıklanmasının geri bırakılması (diğer sanıklar hakkında)
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında denetim görevinin ihmali suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararların, CMK'nın 231/12. maddesi karşısında itiraza tabi olup temyizi mümkün bulunmadığından, aynı Kanun'un 264. maddesi hükmü de gözetilerek katılan vekilinin temyiz dilekçesinin itiraz mahiyetinde kabulü ile bu kararlar yönünden dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE, incelemenin sanık ... müdafin ve katılan vekilinin sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazları ile sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Anayasa'nın 141/3, CMK'nın 34/1, 230/1 ve 289/1-g maddelerine göre Yargıtayın gerekçe üzerinde tutarlılık denetimini yapabilmesi için kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddianamenin, savunma ile katılan ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun, zimmet miktarı olarak kabul edilen tutarın ve bu miktarın suç tarihi itibarıyla TCK'nın 249. maddesi kapsamında değer azlığı sınırında kalıp kalmadığının açık olarak kurulacak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiilleri ve bunların nitelendirilmesinin yapılması gerekirken, tamamen gerekçesiz olarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 11/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.