Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/8708 Esas 2022/6969 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan mahkûmiyet kararı almış. TCK madde 188/4-b kapsamında suç işlemiş olma ihtimali tebliğnamede değerlendirilmemiş. Ancak, TCK'nın 188/4-b maddesi suç tarihinden sonra yürürlüğe girdiği için bu konuda bir eleştiri getirilmiyor. Kararda ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarihli kararı ve 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesiyle yapılan değişikliklerin infaz aşamasında gözetilebileceği belirtiliyor. Yargılama sürecinin yasalara uygun yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda tartışıldığı ve sanığın suçu işlediği kesinleştirilerek cezalandırılması gerektiği sonucuna varılıyor. Temyiz itirazları reddedilerek hüküm onanıyor. Detaylı kanun maddeleri ise şöyle:
- TCK madde 188/4-b: \"Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal veya ticaretini yapmak\"
- TCK madde 53: \"Tebliğ olunan kararların infazı\"
- Anayasa Mahkemesi 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı karar: Bu kararda, TCK'nın bazı maddelerinde yapılan değişikliklerin uyuşturucu suçları için öngörülen cezaların ağırlaştırılmasına yönelik olduğu belirtiliyor.
- 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi: Bu maddeyle, uyuşturucu suçlarına ilişkin ceza ve tedbirlerin infazında farklı yaklaşımlar öngörüldüğü ifade ediliyor.

Mahkeme : MANAVGAT 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Tebliğnamede; sanığın eyleminin TCK madde 188/4-b kapsamında olup olmadığı hususunda değerlendirme yapılmaksızın hüküm kurulması eleştirilmişse de, TCK’nın 188/4-b maddesi suç tarihinden sonra 6545 sayılı Kanun ile 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe girdiğinden tebliğname görüşüne iştirak edilmemiştir.
TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak; hükümden sonra Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete'de yayınlanan 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ve 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesinde yapılan değişikliklerin, infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilmiştir.
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 30/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.