Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/5561 Esas 2022/10387 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, bir kişinin vergi usul kanununa aykırılık suçundan mahkumiyetine karar verdi. Ancak, sanık hakkında \"2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme\" suçundan da kamu davası açılmış olmasına rağmen henüz hüküm kurulmamış olduğu ortaya çıktı. Bu nedenle, bu suçla ilgili dosyanın yargılanmak üzere mahalline iade edilmesine karar verildi. Ayrıca, sanığın 2010, 2011 ve 2012 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçundan ceza alması üzerine müdafisinin temyiz başvurusu yapıldı. Ancak, 7394 sayılı kanunun 4 ve 5. maddeleriyle değişen 213 sayılı Kanun'un 359. maddesi ve 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi uyarınca lehe olan kanunların öncelikli uygulanması gerektiği belirtildi ve sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı. Bu nedenle, hüküm bozuldu ve yeniden değerlendirilmesine karar verildi. Detaylı olarak, 7394 sayılı kanunun 4 ve 5. maddeleriyle değişen 213 sayılı Kanun'un 359. maddesi ve 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi hükümleri gözetilerek lehe olan kanunların öncelikli olarak uygulanması gerektiği ve sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinin zorunlu olduğu belirtildi.

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

A) 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçu yönünden katılan vekilinin temyizinin incelenmesinde;
Sanık hakkında “2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçundan da kamu davası açıldığı halde hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, Mahkemece bu suç yönünden mahallinde hüküm kurulması mümkün görülerek, katılan vekilinin bu suça ilişkin temyiz talebi bakımından dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE,
B) Sanık hakkında 2010, 2011 ve 2012 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan hükümlere yönelik sanık müdafisinin temyizinin incelenmesinde;
Hükümden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.