Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2021/2663 Esas 2022/12496 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/2663
Karar No: 2022/12496
Karar Tarihi: 24.10.2022

Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2021/2663 Esas 2022/12496 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2021/2663 E.  ,  2022/12496 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇTAN ZARAR GÖREN : Tarım ve Orman Bakanlığı

    KATILANLAR : ..., Tarım Kredi Kooperatifleri ... Bölge Birliği Müdürlüğü, 2397 sayılı ... Tarım Kredi Kooperatifi
    SUÇ : Sanıklardan ... hakkında basit zimmet, zincirleme basit zimmet ve kamu görevlisinin resmi belgede zincirleme sahteciliği, ... hakkında kamu görevlisinin resmi belgede zincirleme sahteciliği ve zincirleme basit zimmete yardım etme
    HÜKÜM : Sanıklardan ... hakkında atılı suçlardan beraat, ... hakkında kamu görevlisinin resmi belgede zincirleme sahteciliği ve basit zimmet suçlarından mahkumiyet, zincirleme nitelikli zimmet suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması
    EK TEBLİĞNAMEDEKİ DÜŞÜNCE : İade, onama, bozma
    Mahalli mahkemece verilen hükümler ve karar temyiz edilmekle dosya incelendi;
    CMK'nın 260/1. maddesine göre zimmet suçundan katılan sıfatını alabilecek surette zarar görmüş olan Tarım ve Orman Bakanlığının kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükümlerin vekili tarafından 7417 sayılı Kanun'un yürürlük tarihi olan 05/07/2022 tarihinden önce temyiz edilmesi ile usul hükümlerinin derhal uygulanacağı hususu karşısında, 3628 sayılı Yasa'nın 7417 sayılı Kanun'un 40. maddesiyle değişik 18/2. madde ve fıkra hükmü uyarınca başvuru tarihinde müdahil sıfatını kazandığı gözetilerek, sanık ... hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın CMK'nın 231/12. maddesi karşısında itiraza tabi olup temyizinin mümkün bulunmadığı, sanık müdafin, katılanlar vekilinin ve O yer Cumhuriyet savcısının bu yöndeki istemlerinin itiraz mahiyetinde olduğu ve ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 15/05/2015 tarihli ve 2015/459 Değişik ... sayılı Kararı ile değerlendirilip gerekli kararın verildiği görüldüğünden dosyanın bu yönden incelenmeksizin mahalline İADESİNE, başvurularının kapsamına göre incelemenin sanık ... müdafin ve O yer Cumhuriyet savcısının kurulan mahkumiyet hükümlerine dair sanık lehine, katılanlar vekillerinin tüm hükümlere yönelik aleyhe olan temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Suç ve sanık yönünden fiili, hukuki bağlantı nedeniyle Dairemizin 2018/11654 Esas sırasına kayıtlı dosya ile birlikte yapılan incelemede;
    Sanık ... hakkında kamu görevlisinin resmi belgede zincirleme sahteciliği suçundan kurulan mahkumiyet ile sanık ... hakkında verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    TCK'nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz sırasında nazara alınması mümkün bulunmuş, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne ilişkin sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    TCK'nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle yüklenen suçu işlediği kabul edilen sanık ... hakkında aynı Yasa'nın 53/5. maddesinin uygulanması sırasında, 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kullanmasından yasaklanmasına karar verilmesi yerine, sonuç hapis cezasının süresinden fazla olacak şekilde memuriyet hak ve yetkilerini kullanmasının yasaklanmasına karar verilmesi suretiyle sınırlı ve hatalı uygulama yapılması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafin, katılanlar vekillerinin ve O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu cihetin yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanun'un 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının "I-(B-4)" no.lu bendindeki sanık ... hakkında TCK'nın 53/5. madde ve fıkra hükmünün uygulanmasına ilişkin kısmın hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine mahkemenin takdiri de gözetilerek "Suçun TCK'nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkilerin kötüye kullanılması suretiyle işlenmesi nedeniyle aynı Kanun'un 53/5. maddesi gereğince cezasının infazından sonra işlemek üzere takdiren 3 yıl 1 ay 15 gün süreyle sanığın bu hak ve yetkileri kullanmaktan yasaklanmasına," ibaresi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK, delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle sanık ... hakkında verilen beraat hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan yerinde görülmeyen katılanlar vekillerinin temyiz itirazlarının reddiyle bu hükümlerin DOĞRUDAN ONANMASINA,
    Sanık ... hakkında basit zimmet suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Suç tarihinde 2397 sayılı ... Tarım Kredi Kooperatifi müdürü olan sanığın, katılan ...'in, kooperatif üyesi ... üzerinden kullandığı kredinin taksidini teslim alıp, karşılığında herhangi bir belge de vermediği, sanığın bu şekilde görevi gereği teslim aldığı parayı mal edindiğinin iddia ve kabul edildiği; bu dosya ile birlikte incelenen Dairemizin 2018/11654 Esas sırasına kayıtlı ... Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/4 Esas ve 2016/49 Karar sayılı dosyası kapsamında sanığın, kooperatif yönetim kurulu üyesi şikayetçi ...'ün huzur hakkı ücretini ödediğine dair belge düzenleyerek mal edinmesi şeklindeki eylemi hakkında zimmet suçundan kamu davası açıldığı, sanığın sabit görülen eylemi ile ... hakkındaki eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda zarar gören konumunda olan görev yaptığı kuruma karşı birden fazla işleyip işlemediğinin ve TCK'nın 43. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması amacıyla ve bahsi geçen davanın bu dava ile birleştirilmesi sonrasında sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Sanığın eylemlerinin, dinlenen katılan ve tanık beyanlarıyla tam olarak ortaya çıkarılabilmesi karşısında, nitelikli zimmet suçunu oluşturacağı dikkate alınmadan basit zimmet suçundan hüküm kurularak suç vasfında yanılgıya düşülmesi,
    Zimmete konu miktarın 3.000,00 TL kabul edildiği ve sanık tarafından en son 16/08/2012 tarihinde ...'in yatırması gereken borçlarına mahsuben kooperatife yatırıldığı ve bu hususun 13/12/2013 tarihli yazıyla kooperatif tarafından da doğrulandığı halde, hakkında TCK’nın 248/1. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmaması suretiyle fazla ceza tayini,
    Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararının Resmi Gazete'nin 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı nüshasında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK'nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılması lüzumu,
    Yüklenen suçu TCK'nın 53/1-a madde-fıkra-bendindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen sanık hakkında aynı Kanun'un 53/5. maddesinin uygulanması sırasında hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu bentteki hak ve yetkilerin tamamını kullanmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sadece ''memuriyet hak ve yetkisinin kullanılmasının yasaklanmasına'' şeklinde sınırlı uygulama yapılması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafin, O yer Cumhuriyet savcısının ve katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 24/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara