Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/12838 Esas 2022/12527 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/12838
Karar No: 2022/12527
Karar Tarihi: 25.10.2022

Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/12838 Esas 2022/12527 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık avukatın, vekalet ilişkisiyle kendisine teslim edilen parayı zimmetine geçirdiği suçlamasıyla yargılandığı davanın temyiz incelemesi yapılmıştır. Yapılan incelemede, sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği tespit edilmiştir. Ancak, bu suç uzlaşma kapsamına alınmıştır. Bu nedenle, uzlaştırma işlemleri yapıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanuna aykırı olarak verilen hüküm bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı TCK'nın 155/2. maddesi: Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu
- 30928 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 26. maddesi: Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun uzlaşma kapsamına alınması
- 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi: Uzlaştırma işlemleri
- 7/2. maddesi: Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanun hükümleri arasında lehine olanı uygulama ilkesi
- 6763 sayılı Kanun'un 35. maddesi: CMK'nın 254. maddesi uyarınca uzlaştırma işlemleri yapılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği.
5. Ceza Dairesi         2018/12838 E.  ,  2022/12527 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ: Zimmet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 17/06/2021 tarihli ve 2021/5-43 Esas, 2021/287 sayılı Kararında da açıklandığı üzere; sanık ile katılan arasındaki vekalet ilişkisinde kamu otoritesi ve kamu gücünün kullanılmadığı, söz konusu paranın teslim edilmesinin sanığın avukat olmasının doğal sonucu değil katılan tarafından şahsına duyulan güven ilişkisi nedeniyle verilen ahzu kabz yetkisi kapsamında gerçekleştirildiği ve buna bağlı olarak da aralarındaki ilişkinin hizmet ilişkisi kapsamında kaldığı gözetildiğinde, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 155/2. maddesinde tanımı yapılan hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı ve hükümden sonra 24/10/2019 tarihinde 30928 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesinin ''Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur'' hükmü de gözetilerek, 6763 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun'un 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321 ve 326/son maddeleri uyarınca sair yönleri incelenmeyen hükmün BOZULMASINA 25/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara