Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/11527 Esas 2022/12627 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/11527
Karar No: 2022/12627
Karar Tarihi: 26.10.2022

Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/11527 Esas 2022/12627 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2018/11527 E.  ,  2022/12627 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Beraat

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
    Katılan ... Bakanlığının sanıklara yüklenen suçtan doğrudan zarar görmediği, bu itibarla davaya katılma hakkının bulunmadığı, usulsüz olarak verilen katılma kararının ise hükümleri temyiz hakkı vermeyeceği anlaşılmakla, vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 317. maddesi gereğince REDDİNE, CMK'nın 260/1. maddesine göre zimmet suçundan katılan sıfatını alabilecek surette zarar görmüş olan ... Belediye Başkanlığının kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükümlerin vekili tarafından 7417 sayılı Kanun'un yürürlük tarihi olan 05/07/2022 tarihinden önce temyiz edilmesi ile usul hükümlerinin derhal uygulanacağı hususu karşısında, 3628 sayılı Yasa'nın 7417 sayılı Kanun'un 40. maddesiyle değişik 18/2. madde ve fıkra hükmü uyarınca başvuru tarihinde müdahil sıfatını kazandığı gözetilerek incelemenin katılan ... Başkanlığı vekilinin temyiz itirazlarıyla sınırlı yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Tütüncü Köyünde muhtar ve aza olarak görev yapan sanıkların 2008-2009 yıllarında elde edilen köye ait çam fıstığı satışlarına ilişkin gelirlerin ve buna ilişkin harcamaların köy karar defterine yansıtmamaktan ibaret eylemlerinin sübutu halinde, yapılan giderler ile gelirlerin uyumlu olduğunun dosya kapsamındaki teknik bilirkişi raporu ile anlaşılması karşısında, görevi kötüye kullanma suçunu oluşturabileceği ve bu suçun TCK'nın 257/1. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla aynı Kanun'un 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirtilen 8 yıllık asli ve 12 yıllık ilaveli dava zamanaşımı sürelerine tabi olduğu, suç tarihi olan 2009 yılı ile inceleme günü arasında ilaveli dava zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığından hükümlerin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden sanıklar hakkında açılan kamu davalarının aynı Yasa'nın 322 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri gereğince zamanaşımı sebebiyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE 26/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara