Esas No: 2019/2010
Karar No: 2022/10501
Karar Tarihi: 30.05.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/2010 Esas 2022/10501 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2019/2010 E. , 2022/10501 K.Özet:
Sanık hakkında defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçundan açılan davada, vergi inceleme raporunda somut bir zarara yer verilmediği ve vergi ve cezaların eylemden doğan zarar niteliğinde olmadığı gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması talepleri reddedildi. Ancak, hükümden sonra yürürlüğe giren Kanunlar gözetilerek sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu belirtildi ve karar bozuldu. Kanunlar arasındaki öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi gerektiği vurgulandı. 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi de gözetilerek sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği, diğer yönleri incelenmeyen hükmün bozulmasına karar verildi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Defter, kayıt ve belgeleri gizleme
HÜKÜM : Mahkumiyet
1)Sanık hakkında defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçundan açılan kamu davasında; düzenlenen vergi inceleme raporunda somut bir zarara yer verilmediği, vergi ve cezaların eylemden doğan zarar niteliğinde olmadığı, CMK'nin 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin uygulanmasına engel oluşturabilecek somut bir zararın bulunmadığı gözetilmeden; engel adli sicil kaydı bulunmayan, yeniden suç işlemeyeceğine dair kanaat oluştuğundan TCK’nin 51.maddesi uyarınca cezası ertelenen, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini talep eden sanık hakkında “ katılan zararını aynen iade,eski hale getirme yahut tazmin etme yollarından biriyle gidermediği” şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, yasaya aykırı,
2)Hükümden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.