Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/13693 Esas 2014/17739 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/13693
Karar No: 2014/17739
Karar Tarihi: 10.12.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/13693 Esas 2014/17739 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı, sözleşmeye göre teslim tarihi olan 31.12.2011 tarihinde taşınmazı teslim etmediği için gecikme faizi talep edildiğini ancak ihtarnamelerine cevap vermediği gibi ödeme yapmadığını ileri süren davacı, alacaklarının tahsili için ilamsız icra takibi başlattı. Davalı, icra takibinin yetkisiz icra dairesinde yapıldığını, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın haksız ruhsat iptali, inşai faaliyetin durdurulması, yapının mühürlenmesi, yıkım ve para cezası kararları nedeniyle taşınmazın teslim sürecinin uzadığını savundu. Mahkemece yapılan yargılamada davalının gecikmede kusurunun bulunması nedeniyle, davacı yönünden sözleşmede hüküm olmadığından, rayiç kira üzerinden doğan zarardan sorumlu olduğu anlaşıldığından ispatlanan davanın kısmen kabulüne, alacağının belirlenmesi yargılamayı gerektirdiğinden dolayı icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmiş, ancak gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi adi şekilde yapıldığı için cezai şart hükmündeki gecikme bedeli istenemeyeceği belirtilerek hüküm boz
19. Hukuk Dairesi         2014/13693 E.  ,  2014/17739 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bakırköy 20. Asliye Ticaret Mahkemesi
    TARİHİ : 24/01/2014
    NUMARASI : 2013/109-2014/13

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacılar vekili, müvekkilleri ile davalı arasında imzalanan sözleşmeye göre davalıdan satın alınan iş yerinin sözleşmede öngörülen 31.12.2011 tarihinde teslim edilmemesi üzerine keşide edilen Kadıköy 17. Noterliği"nin 28.06.2012 tarihli ihtarnamesi ile davalının temerrüde düşürülerek gecikme faizinin ödenmesinin talep edildiğini ancak davalının ihtarnameye cevap vermediği gibi ödeme yapmadığını ileri sürerek davalı tarafça teslim tarihinde teslim edilmeyen taşınmaz için sözleşmede düzenlenen 5 aylık gecikme bedelinin tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, icra takibinin yetkisiz icra dairesinde yapıldığını, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı"nın haksız ruhsat iptali, inşai faaliyetin durdurulması, yapının mühürlenmesi, yıkım ve para cezası kararları nedeniyle müvekkili şirketin mağdur olduğunu, bu kararlara yönelik idare mahkemesinde dava açılmış olması nedeniyle taşınmazın teslim sürecinin uzadığını, davacının sözleşmede gecikme bedeli talep edebileceğine dair bir hüküm bulunmadığı halde yoruma dayalı olarak bu davayı açtığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi kök ve ek raporlarına göre; davacıların geç teslim nedeni ile yoksun kalınan kira kaybından doğan zararlarının tazmini talep etmekte haklı oldukları, davalının ise gecikmede kusurunun bulunması nedeniyle, davacı yönünden sözleşmede hüküm olmadığından, rayiç kira üzerinden doğan zarardan sorumlu olduğu anlaşıldığından ispatlanan davanın kısmen kabulüne, alacağının belirlenmesi yargılamayı gerektirdiğinden dolayı icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Bilindiği üzere 1512 sy. Noterlik Kanunu"nun 60/3. ve 89.maddeleri hükmü uyarınca noterlikçe resmi şekilde yapılmayan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi geçersizdir. Somut olayda adi şekilde yapılan dava konusu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olması nedeniyle fer"i nitelikteki cezai şart hükmündeki gecikme bedeli de istenemeyecektir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeden yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara