Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/8594 Esas 2013/207 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/8594
Karar No: 2013/207
Karar Tarihi: 16.01.2013

Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/8594 Esas 2013/207 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi         2012/8594 E.  ,  2013/207 K.

    "İçtihat Metni"



    Nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanık ... ve çocuk düşürme suçundan sanık ... Saral"ın yapılan yargılamaları sonunda; sanık ..."in atılı suçlardan mahkûmiyetine, sanık ..."in atılı suçtan beraatine dair Kastomonu Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 23.11.2011 gün ve 2011/172 Esas, 2011/241 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanıklar müdafileri tarafından istenilmesi ve sanık ... müdafii tarafından da incelemenin de duruşmalı yapılması talep edilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle 26.12.2012 Çarşamba saat 13.30"a duruşma günü tayin olunarak sanık ... müdafiine çağrı gönderilmişti.
    Belli günde Hakimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından ... hazır olduğu halde oturum açıldı.
    Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekaletnameye dayanarak sanık ... adına gelen Av. ... huzura alınarak duruşmaya başlandı.
    Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık ... hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
    Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
    Sanık müdafii temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün BOZULMASINI istedi.
    Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
    Son sözü sorulan sanık müdafii savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın 16.01.2013 Çarşamba günü saat 13:30"a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
    Belli günde oturum açıldı, Dava evrakı incelenip gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
    Sanık ... müdafiin sanık ... hakkında kurulan beraat hükmünü vekâlet ücretine yönelik olarak temyiz ettiği anlaşılmakla, bu hususta yapılan incelemede;
    1136 sayılı Avukatlık Kanununun 164 ve 168. maddeleri ile hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın yeniden yargılamayı gerektiren bir hal teşkil etmemesi nedeni ile aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca hüküm fıkrasına "Sanığın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşılmakla, hüküm tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi esas alınarak 2.200 TL maktu vekâlet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesine" ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    Sanık ... hakkında nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
    On Dokuz Mayıs Üniversitesi Sağlık Uygulama Araştırma Merkezinin 28.06.2011 tarihli raporunda; mağdure ..."ın hafif dereceli mental reterdasyon olduğu, mental reterdasyona bağlı ruhsal bakımından kendini savunamayacağı, işlemiş olduğu kasten öldürme suçu bakımından akli melekelerinin bulunmadığı, fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunmadığı, cinsel saldırı suçu bakımından sahip olduğu mental kapasite ve pisikopatoloji nedeniyle ruh sağlığının bozulmadığı, cinsel saldırı suçu bakımından rıza açıklamaya ehli olmadığı yine 19.10.2011 tarih raporunda ise mental retardasyonun ilk bakışta başkaları tarafından anlaşılabileceğinin belirtilmesi karşısında; ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 05.04.2011 gün ve 2011/56 Esas, 2011/76 sayılı Kararında açıklandığı üzere, Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kurulundan veya Adli Tıp Kurumu Kanununun 7, 23/B ve 31. maddeleri gereğince Yükseköğretim Kurumları veya birimlerinden mağdurenin olay tarihi itibarıyla kendisinde herhangi bir akıl hastalığı ya da zayıflığı bulunup bulunmadığı, suçun ahlaki redaetine müdrik ve ruhsal yönden mukavemete muktedir bulunup bulunmadığı, ifadelerine itibar edilip edilemeyeceği, hususlarında rapor alındıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları ve duruşmalı inceleme esnasındaki sözlü savunmaları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
    16.01.2013 tarihinde verilen iş bu karar 16.01.2013 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından ... hazır olduğu halde sanık ... müdafiin gıyabında tefhim olundu.



    Hemen Ara