19. Hukuk Dairesi 2014/13319 E. , 2014/17616 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, kısmi ödeme nedeniyle takip konusu senedin 3.900,00 TL"lik kısmından borçlu olunmadığının tespiti ile %20 oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir.
Davalı; davacının takibe konu senet nedeniyle 3.900,00 TL ödeme yaptığını, 2.400,00 TL borcu kaldığını, 3.900,00 TL ve bu miktara isabet eden faiz, takip gideri, vekalet ücreti yönünden borçlu olunmadığına ilişkin tespit talebini kabul ettiğini, ancak tazminat talebini kabul etmediğini beyan etmiştir.
Mahkemece toplanan delillere ve dosya kapsamına göre; davacının takip konusu senet nedeniyle 3.900,00 TL ödeme yaptığına ilişkin belge ve davalının duruşmadaki ikrarı dikkate alındığında anılan bedel kadar davacının davalıya borçlu olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, takibe konu senedin 3.900,00 TL"lik kısmı ve bu miktara isabet eden işlemiş faiz, vekalet ücreti, takip gideri yönünden davacının borçlu olmadığının tespitine, davacının tazminat talebinin şartlar oluşmadığından reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-5219 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanununun (HUMK) 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 5236 sayılı Kanunun 19. maddesiyle HUMK’ya eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2014 yılı için 1.890-TL’dir.
Davacı vekilince temyize konu edilen miktarın 780,00 TL olması nedeniyle 07/05/2014 tarihli karar davacı yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ¾ sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da verilebileceği nazara alınarak davacı vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle 2014 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 12. maddesi gözetilerek davacı yararına avukatlık ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no.lu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin reddine, (2) no.lu bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davalıdan alınmasına, fazla yatırılan peşin harcın istek halinde davacıya iadesine, 08.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.