14. Ceza Dairesi 2012/13598 E. , 2013/144 K.
"İçtihat Metni"
Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve şantaj suçlarından sanık ..."nın yapılan yargılaması sonunda; atılı suçlardan mahkûmiyetine dair Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 21.06.2012 gün ve 2012/12 Esas, 2012/204 Karar sayılı beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hüküm yönünden re"sen de temyize tâbi hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık ve müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelendi;
Sanık müdafiin kanuni süresinden sonra yapılan duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eyleminden dolayı zamanaşımı süresi içinde dava açılması mümkün görülmüştür.
Şantaj suçundan kurulan hükme yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan sanık ve müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle şantaj suçundan kurulan hükmün ONANMASINA,
Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükme yönelik temyiz istemlerine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 20.11.2007 gün ve 2007/5-142 Esas, 2007/240 sayılı Kararında belirtildiği üzere, beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunu
zincirleme şekilde işleyen sanık hakkında TCK.nın 61/4-5. maddeleri hükümleri de dikkate alınarak 103/2 ve 103/4. madde ve fıkraları uyarınca verilecek ceza üzerinden 43. maddenin uygulanması sonucu bulunacak miktarın, neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç nedeniyle 103/6. maddenin tatbikiyle bulunacak ceza üzerine eklenerek sanığın cezasının belirlenmesi gerekirken; TCK.nın 103/2 ve 103/4. madde ve fıkraları ile tespit edilen 12 yıl hapis cezasına 43. madde uygulanıp 3 yıl ilave edilerek 15 yıl olarak belirlenip, belirlenen bu hapis cezası 103/6. madde uyarınca 17 yıla çıkarıldıktan sonra tekrar 43. madde uyarınca 3 yıl ilave edilerek sonuç cezanın 20 yıl hapis cezası olarak belirlenmesi,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan re"sen de temyize tâbi hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.