Esas No: 2022/2841
Karar No: 2022/11521
Karar Tarihi: 02.06.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/2841 Esas 2022/11521 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2022/2841 E. , 2022/11521 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Dolandırıcılık, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması,
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 311. maddesi hükmüne göre, eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunulması halinde, inceleme mercisinin Yargıtay’ın ilgili dairesi olduğu ve sanığın 22.03.2021 tarihli dilekçesi ile eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunduğu anlaşıldığından, mahkemenin 20.08.2021 tarihli ek kararının hukuki değerden yoksun olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanığın yokluğunda hüküm verilmesi nedeniyle 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesinde yer alan “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, öncelikle sanığın bilinen en son adresi esas alınarak Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine göre tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde aynı Kanun'un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki (MERNİS) adresine tebligat çıkarılması gerekirken, sanığın yokluğunda verilen hükmün, son savunmasında bildirdiği ve aynı zamanda MERNİS adresi olan adresine doğrudan tebliğ edildiği ve bu işlemin usulsüz olduğu anlaşılmış ise de; sanığın 06.04.2015 tarihinde hakkında kesinleşen hükme karşı yargı reformu paketi uyarınca lehine hükümlerin uygulanması talebini havi 04.11.2019 tarihli dilekçe sunduğu, dolayısıyla hakkındaki hükme muttali olan sanığın yasal süresi geçtikten sonra 22.03.2021 havale tarihli dilekçe ile koşulları oluşmayan eski hale getirme ve temyiz talebinin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 317. maddesi gereğince REDDİNE, 02.06.2022 tarihinde Yargıtay Üyesi ...'ın CMK'nin 34/2. maddesi uyarınca bildirim yokluğu nedeniyle temyizin kabulü ile hükmün esastan incelenmesi gerektiği yönünde karşı oyu ve oy çokluğu ile karar verildi.
Karşı Görüş: 22/2841 E.
Sanık hakkında dolandırıcılık ve başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçlarından sanığın yokluğunda kurulan mahkumiyet hükümlerinin sanığa Tebligat kanunun 21/1 maddesine göre bilinen en son adresine çıkartılmadan doğrudan MERNİS adresine 21/2 maddesi uyarınca çıkartılması nedeniyle tebligatın usule uygun bulunmadığı ancak sanığın kesinleştirilen hükme karşı yargı reformu paketi uyarınca lehe hükümlerin uygulanması talebi ile 04.11.2019 tarihli dilekçeyi sunması nedeniyle hakkındaki hükmü öğrendiği ve yasal süre geçtikten sonra 22.03.2021 tarihli dilekçe ile eski hale ve temyiz talebinde bulunduğundan CMUK' nin 317 maddesi uyarınca eski hale getirme ve temyiz talebinin reddine ilişkin sayın çoğunluğun kararına katılmak mümkün bulunmamıştır, zira;
CMK' nın 34/2. maddesi "Kararlarda başvurulabilecek kanun yolu, süresi mercii ve şekilleri gösterilir." yine CMK' nin 35/2 maddesi " ...mahkeme kararları hazır bulunmayan ilgilisine tebliğ olunur." ve yine anılan Kanunun Eski hale getirme başlıklı 40/2 maddesi "Kanun yoluna başvuru hakkı kendisine bildirilmemesi halinde de, kişi kusursuz sayılır." hükümleri nazara alındığında her ne kadar sanık hakkında kurulan mahkumiyetten haberdar olduğu 04.11.2019 tarihli dilekçesi ile lehe yasa değerlendirme istemli dilekçesinden anlaşılabiliyor ise de; CMK' nın 34/2 maddesi uyarınca hükümde yer verilen kanun yoluna başvuru süre, mercii ve yöntemine ilişkin açıklamanında sanığa tebliği yada usulüne uygun olarak kendisine tebliğ edilmese bile bu açıklamayı öğrenmiş olması gerektiği, anılan kanunun 40/2 maddesine göre kanun yoluna başvuru hakkı kendisine bildirilmemesi halinde kişi kusursuz sayılır." hükmüne göre bu hususun eski hale getirme nedeni olduğu, somut olayda sanığa hükmün usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği ve fakat sanığın mahkumiyetten haberdar olmakla birlikte kanun yolu süresi, mercii ve yöntemini haricen öğrendiğine ilişkin dosyaya yansıyan bir bilgi bulunmaması karşısında sanığın temyizinin süresinde kabulü gerekeceği nitekim Yargıtay ve Dairemizin uygulamalarının da bu doğrultuda olup, sürekli ve duraksamasız Yargıtay uygulamalarının yasal değişiklik bulunmadığı sürece hukuki güvenlik ve istikrar yönünden uygulanmasında zorunluluk bulunduğu gözetildiğinde sanığın temyizinin süresinde olduğu esasa girilerek inceleme yapılması görüşü ile sayın çoğunluğun temyiz isteminin reddine ilişkin kararına katılmak mümkün bulunmamıştır.