Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2021/15164 Esas 2022/14112 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, sanığa zincirleme olarak icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçunu kabul ederek mahkumiyet kararı verdi. Ancak suç tarihinin yanlış yazılması üzerine yerel mahkeme tarafından düzeltme yapıldı. Sanığın eylemleri suçun üst sınırına denk gelen ceza hükümlerine tabi tutuldu ve ilaveli dava zamanaşımı süresi hesaplandığında zamanaşımının gerçekleştiği belirlendi. Bu nedenle mahkeme, hükmü bozdu ve dava düşürüldü. Kanun maddeleri ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 257/1, 66/1-e ve 67/4, 5320 sayılı Kanun'un 8/1 ve Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321, 322/1 ve 223/8. maddeleridir.

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Zincirleme olarak icrai davranışla görevi kötüye kullanma (3 kez)
HÜKÜM : Eylemin kül halinde zincirleme olarak icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu kabulüyle mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
20/05/2010 olan suç tarihinin gerekçeli karar başlığında 2010 olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
Sanığa isnat edilen eylemlerin sübutu halinde icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturacağı ve bu suçun 5237 sayılı TCK'nın 257/1. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla aynı Kanun'un 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirtilen 8 yıllık asli ve 12 yıllık ilaveli dava zamanaşımı sürelerine tabi olduğu, sanığın görev yerinden geçici olarak ayrılma tarihi olan 20/05/2010 ile inceleme günü arasında durma süreleri nazara alındığında dahi ilaveli dava zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşıldığından hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasa'nın 322/1 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE 05/12/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.