Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/2209 Esas 2014/17464 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2209
Karar No: 2014/17464
Karar Tarihi: 04.12.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/2209 Esas 2014/17464 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2014/2209 E.  ,  2014/17464 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılardan.... Turz. İnş. San. Tic. A.Ş vek. Av. ..., davacı ... Boya kimya San. A.Ş İflas idaresi vek. Av. ... ile davalı vekili Av. .... "nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.


    -KARAR-
    Davacı vekili, dava konusu iki adet bononun borçlusu ve müşterek borçlu müteselsil kefili olarak gözüken şirketlerin 23.09.2003 tarihine kadar ..... Holding bünyesinde yer alan şirketler olup, davacı şirketleri ve holdingi münferiden ...."nun temsil ve ilzama yetkili olduğunu, gerek holdingin gerekse bağlı şirketlerin mali durumunun bozulması üzerine ...."nun hisselerini dava dışı ...."e devrettiğini, hisse devrini müteakip yasa gereği ...."nun bütün şirketlerdeki yönetim kurulu üyelikleri ve şirketi temsil ve ilzama yetkisinin son bulduğunu, bununla ilgili yönetim kurulu kararının 13.08.2003 tarihinde ...Ticaret Sicilinde tescil edilerek, 01.09.2003 tarih ve 5875 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiğini, ikisi dava konusu olan 4 adet senedin icra takibine konulduğunu, senetlerin Haziran 2003 tarihinde temsil ve ilzam yetkisi sona eren .... tarafından gerçeğe aykırı olarak ve geriye yönelik tanzim tarihleri atılarak düzenlendiğini, bonoların bedelsiz olup, müvekkili şirketlerin görünümdeki lehdarla hiçbir ticari ilişkisi veya herhangi bir borçlarının bulunmadığını, bonoların “nakit” karşılığı düzenlediği belirtilmesine rağmen bir milyon euro gibi ciddi bir nakdin müvekkili şirket kayıtlarında gözükmediğini, müvekkili şirketlerin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı"na suç duyurusunda bulunduğunu, davalı ile dava dışı ...."nun gerçek amaçlarının haksız yarar teminine yönelik bulunduğunu iddia ederek müvekkili şirketlerin davalıya borçlu bulunmadığının tespiti ile davalının icra takibinde kötüniyetli olması nedeniyle aleyhine tazminata ve ayrıca hazine lehine takip konusu alacağın %10"u oranında para cezasına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevabında, müvekkili tarafından, borçlu davacı şirketlerin, senet tanzim tarihinde yetkilisi olan ...."na ekonomik durumlarını güçlendirmek, şirketlerin devir ve birleşmelerinde kullanılmak üzere peyder pey ve borç olarak verilen nakit karşılığı dava konusu senetlerin düzenlendiğini savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve kesinleşen ceza mahkemesi kararlarına göre dava konusu bonoların, davacı şirketin yetkilisi bulunan .... tarafından düzenlenip imzalanarak davalıya verildiği, bonolarda yazılı düzenleme tarihinin gerçeği yansıtmadığı, davacı şirketler ile davalı arasında alacak - borç ilişkisinin bulunmadığı, şirketlerin kayıtlarında dava konusu bonoların yer almadığı, bonoyu imzalayan temsilcisinin şirketlerdeki hisselerini devredip ayrıldıktan sonra bonoların düzenlendiği, geriye dönük olarak şirketleri borçlandırmak amacıyla Haziran 2003 tarihinden öncesine ait bir düzenleme tarihinin gösterildiği, oysa davalının ikrarına göre paraların şirketlere değil, şirketler temsilcisine verildiği, bu nedenle şirketlerin sorumlu tutulamayacağı davacı şirketler açısından “bedelsiz” olan takip konusu bonolar nedeniyle davacı şirketlerin davalıya borçlarının bulunmadığı, davalının takibinde haksız ve kötüniyetli olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacılar yararına takdir edilen 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 04.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara