14. Ceza Dairesi 2014/6726 E. , 2014/14917 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
NUMARASI : 2009/583 Esas, 2012/410 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı
Mahalli mahkemece verilen hükmün temyiz edilmesi ve sanık müdafiince incelemenin duruşmalı yapılmasının talep edilmesi üzerine, dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle 10.12.2014 Çarşamba saat 13:30"a duruşma günü verilerek sanık müdafiine çağrı kâğıdı gönderilmişti.
Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından .... hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine sanık müdafiin gelmediği, ayrıca bir talepte de bulunmadığı anlaşılmakla Yargıtay Cumhuriyet Savcısının uygun görülen talep ve mütalaası dairesinde DURUŞMASIZ inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek, vaktin darlığına binaen dosyanın incelenmesi başka bir güne bırakılmıştı.
Bugün dava evrakı incelenerek aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
.... Üniversitesi Tıp Fakültesi ... Hastanesinden gönderilen mağdurenin muayenesine ilişkin kayıtlara göre, olaydan birkaç hafta önce erkek arkadaşı ile vajinal yoldan cinsel ilişkiye girdiği, dosya kapsamına göre de alkol ve madde alışkanlığı bulunup borderline kişilik bozukluğu olduğu, olayın öncesinde uyuşturucu ve ilaç alımı nedeniyle intihara teşebbüs sonrasında hastaneye de yattığının anlaşılması ve hangi eyleme bağlı olarak ruh sağlığının bozulduğu veya her bir eylem nedeniyle ruh sağlığının ayrı ayrı bozulup bozulmadığı hususlarında açıklık bulunmaması karşısında, Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunun 29.04.2011 tarihli raporuna itibar edilmesinin mümkün olmadığı, yeni bir rapor alınması durumunda da olayın üzerinden uzun zaman geçmiş olması nedeniyle suçun, mağdure üzerindeki bedensel ve ruhsal etkilerinin kaybolma ve şimdi elde edilecek bulgularla olay arasında illiyet kurmadaki ortaya çıkacak kuşkular nedeniyle ruh sağlığı bozulmasının olaydan kaynaklandığı hususunun şüphede kaldığının kabulü gerektiği halde sanık hakkında TCK.nın 103/6. maddesinin uygulanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.