14. Ceza Dairesi 2014/8334 E. , 2014/14914 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkûmiyet
Mahalli mahkemece verilen re"sen de temyize tâbi hükmün sanık müdafii tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine; dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle 24.12.2014 Çarşamba saat 13:30"a duruşma günü tayin olunarak sanık müdafiine çağrı kâğıdı gönderilmişti.
Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından .... Kütahya hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine sanık müdafiin gelmediği, ayrıca bir talepte de bulunmadığı anlaşılmakla Yargıtay Cumhuriyet Savcısının uygun görülen talep ve mütalaası dairesinde DURUŞMASIZ inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek, vaktin darlığına binaen dosyanın incelenmesi başka bir güne bırakılmıştı.
Bugün dava evrakı incelenerek 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemelerde gözetilerek aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Sanığın öz kızına gerçekleştirmiş olduğu eylem nedeniyle hakkında TCK.nın 53/5. maddesinde düzenlenen güvenlik tedbirlerine hükmolunmamsı aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarınauygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
TCK.nın 49. maddesi uyarınca aynı Kanunun 103/6. maddesinin 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezasını gerektirdiği, sanık hakkında TCK.nın 103/2-3-4 maddelerinin uygulanması ile bulunan hapis cezasının ise 20 yılı aşması nedeniyle aynı maddenin 6. fıkrasının uygulanma olanağının kalmadığı gözetilmeden, sanığın cezasının ayrıca bu fıkraya göre arttırılması ve 43. madde uygulamasının da buna göre yapılarak hüküm kurulması,
TCK.nın 61/7. maddesi uyarınca netice olarak belirlenen hapis cezasının 30 yıldan fazla olmayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, re"sen de temyize tâbi olan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu cihetin yeniden duruşma yapılmaksızın CMUK.nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğnudan, hüküm fıkrasındaki sanık hakkında 103/6 ve 43. maddelerinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin hüküm fıkrasından çıkartılarak, yerine "Sanığın aynı suç işleme kararının icrası kapsamında birden fazla eylemde bulunduğu anlaşılmakla, eylem sayısı da nazara alınarak TCK.nın 43/1. maddesi gereğince sanığın cezasından 1/3 oranını arttırım yapılarak 29 yıl 12 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına" ibaresi eklenmek suretiyle sair yönleri eleştiri dışında usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.