Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/617 Esas 2022/11541 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine karar verdi. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihten, ikinci suçun işlendiği tarihe kadar dava zamanaşımının durduğu belirtildi. Yargılamanın hukuka uygun yapıldığı ve delillerin değerlendirildiği vurgulandı. Sanık müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görülmediği için hüküm onandı. Ancak karşı görüşten bir üye, sanığın eyleminin hangi kanun maddesi kapsamında olduğunun belirlenmesi gerektiğini ve sanığın TCK'nin 204/2. maddesi uyarınca suç işlediğini düşünerek hüküm onanmasına katılamadığını belirtti.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı CMK'nin 231/8-son cümlesi
- TCK'nin 204/1. ve 204/2. maddeleri.

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

5237 sayılı CMK'nin 231/8-son cümlesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 08.09.2016 tarihinden, denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği 07.03.2020 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiilin sanık tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanık müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükmün ONANMASINA, 06.06.2022 tarihinde Yargıtay Üyesi ...'ın sanığın eyleminin TCK'nin 204/2. maddesi kapsamında olduğu yönünde karşı oyu ve oy çokluğuyla diğer yönlerden ise oy birliğiyle karar verildi.


Karşı görüş: 22/11541E.

Sanık hakkında TCK' nin 204/1. maddesi uyarınca kurulan mahkumiyet hükmünün onanmasına ilişkin sayın çoğunluğun kararına katılmak mümkün bulunmamıştır, zira;
Sanık hakkında yasal olarak kurulu bulunan kurs yöneticisi olan temyiz dışı diğer sanıklar ile irtibata geçmek ve kursa gitmeden ve sınava girmeden sahte olarak düzenlenen sertifikalarla sürücü belgesi aldığı iddiası ile kamu davası açılmış daha önce kurulan hüküm temyiz incelemesinde olaylar nedeniyle sürücü kursu yöneticileri ve polis memurları hakkında soruşturma izni alınması gerektiğinden bahisle bozulmuş sanık temyiz dışı sanık Fehmi ile anlaşarak sürücü belgesini aldığını ifade etmiştir.
Olayda tartışılması gerekli sorun sanığın eyleminin temas ettiği kanun maddesinin belirlenmesine ilişkin olup, sanığın eylemi TCK' nin 204/1 yada anılan Kanunun 204/2 maddesinden hangisine uygun olduğunun saptanması gereklidir.
Sanık yasal olarak kurulu bulunan sürücü kursu ile irtibata geçmek suretiyle sahte olduğu hususunda kuşku bulunmayan sertifikalara bağlı olarak sürücü belgesini almıştır. Sürücü kursu yöneticileri sahte sürücü belgesi düzenleme hususunda gayri muayyen suç kastı ile örgüt oluşturarak bir araya gelmesi örgüt yönünden gayri muayyen suç kastını gösterse de sanığın kendisi için sahte sürücü belgesini alma hususunda muayyen suç kastı hususunda sürücü kursu yöneticilerini azmettirmesi suretiyle özgü suç olan memurun sahteciliği suçuna iştirakine engel teşkil etmeyecektir.
Hal böyle olunca sanığın sürücü kursu yöneticilerinin özgü suç niteliğinde olan TCK' nin 204/2. maddesinde yazılı memurun sahteciliği suçuna azmettirme suretiyle iştirak ettiği suç vasfının kazanılmış hakka konu olamayacağı bu nedenle sanığın eyleminin TCK' nin 204/2. maddesinde yazılı suçu oluşturduğuna ilişkin bozma kararı verilmesi gerektiği düşüncesi ile sayın çoğunluğun TCK' nin 204/1. maddesi uyarınca kurulan mahkumiyet hükmünün onanmasına ilişkin düşünceye iştirak edilememiştir.