Esas No: 2014/9442
Karar No: 2014/17237
Karar Tarihi: 02.12.2014
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/9442 Esas 2014/17237 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul(Kapatılan) 32. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 07/11/2013
NUMARASI : 2013/295-2013/270
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, taraflar arasındaki toptan satıcılık sözleşmesinin davalı tarafından haksız şekilde feshedildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL maddi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, HMK"nun 109/2. maddesi hükmüne göre kısmi dava açılamayacağından HMK"nun 119/2. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiğini, mahkemenin yetkisiz olduğunu, esas bakımından ise davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava dilekçesinde dava değerinin ya da alacak miktarının tam, kesin ve tartışmasız olarak belirtilmesi mümkün iken açık bir şekilde talep sonucunun belirtilmemesi nedeniyle, davacının dilekçesinde belirsiz alacak davası demesi gerekirken bu hususu da dilekçede yazmadığından esas yönünden inceleme yapılmaksızın davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
HMK."nun 109/2 maddesi “Talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz” hükmünü, HMK."nun 115/2 maddesi ise “Mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder." hükmünü içermektedir.
Dava tarihi itibariyle 6100 sayılı HMK yürürlükte olup, davada alacak belirlidir. Bu nedenle kısmi dava veya belirsiz alacak davası açılamaz. Bu durumda mahkemece, dava ve usul ekonomisi bakımından HMK."nun 115/2 maddesi uyarınca davasını tam dava olarak devam ettirmesi ve harcı tamamlatması konusunda davacı vekiline kesin süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönler gözetilmeksizin yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.