Esas No: 2021/35241
Karar No: 2022/12024
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/35241 Esas 2022/12024 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/35241 E. , 2022/12024 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte yardım etmek, dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
Sanık ... müdafisinin yüzüne karşı tefhim olunan 31.10.2019 tarihli karara karşı yapmış olduğu 06.11.2019 havale tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşılmakla temyiz isteminin reddine dair 02.03.2020 tarihli ek kararın kaldırılması suretiyle yapılan incelemede;
A-Sanık ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte yardım etmek suçundan verilen beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyizinin incelenmesinde;
Sanığa yüklenen “suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma” suçundan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan katılan vekili tarafından yapılan temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gerekli 1412 sayılı CMUK'nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
B-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümleri; sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik sanıklar ..., ..., ..., ..., ... müdafisi, ... müdafisi, ... müdafisi, ... müdafisi, sanık ... ve katılan vekilinin temyizlerinin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK'nin 217. maddesi uyarınca duruşmadan edindiği kanaate göre delilleri değerlendirip vicdani kanıya ulaşan Mahkemenin takdir ve kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki sanık ... hakkındaki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...’in üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden, bozmaya uyularak yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiilin sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı; sanıklar ..., ..., ... ve ...’in üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden ise yüklenen suçun sanıklar ..., ..., ... ve ... tarafından işlendiğinin sabit olmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek Mahkemece kabul ve takdir kılınmış olmakla, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... müdafisi, ... müdafisi, ... müdafisi, ... müdafisi, ... ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükümlerin ONANMASINA,
C-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında özel belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet; sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümleri ve sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında özel belgede sahtecilik suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik sanıklar ..., ..., sanık ... müdafisi, sanık ... müdafisi ile katılan vekilinin temyizlerinin incelenmesinde;
Sanıklara yüklenen “dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik” suçlarının Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, 03.12.2007 suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanıklar ..., ..., sanık ... müdafisi, sanık ... müdafisi ile katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
D-Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık ... müdafisi ve katılan vekilinin, sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet; sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Sanıklar ..., ..., ...'un birlikte suç işleme kararı çerçevesinde devletin üretici çiftçilere tanımış olduğu destekleme primi için esas aldığı müstahsil makbuzlarını sahte olarak oluşturup bunları komisyon karşılığı ihtiyacı olan çiftçilere satma konusunda karar verdikleri, bu karar çerçevesinde sanık ...’tan da herhangi bir ürün almamasına rağmen sahte müstahsil makbuzu verdikleri bu şekilde ...’un 2.450,00 TL, ...’un 630,00 TL haksız menfaat temin etmek suretiyle atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri, sanık ...’nın da çifçilerden aldığı belgeleri sanık ...’e götürmek suretiyle atılı nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia olunan olayda;
1)Sanık ...'un atılı suç nedeniyle oluşan kamu zararını hükümden önce 18/03/2019 tarihinde gidermesi ve buna ilişkin makbuzu mahkemeye ibraz etmesine rağmen sanık hakkında verilen cezadan etkin pişmanlık nedeniyle TCK 168/2 uyarınca indirim yapılması gerektiği gözetilmeyerek fazla ceza tayini,
2)UYAP aracılığıyla MERNİS üzerinden ulaşılan nüfus kaydına göre sanık ...’un hükümden önce 30.08.2018 tarihinde, sanık ...’ın ise hükümden sonra 09.05.2020 tarihinde öldüğü belirlendiğinden, bu durumun kesin olarak tespiti halinde 5237 sayılı TCK’nin 64/1 ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca kamu davasının düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili, sanık ... müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 08.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.