Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/36732 Esas 2022/12388 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/36732
Karar No: 2022/12388
Karar Tarihi: 13.06.2022

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/36732 Esas 2022/12388 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2021/36732 E.  ,  2022/12388 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Dolandırıcılık, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 311. maddesi uyarınca eski hale getirme talebiyle birlikte temyiz talebinde de bulunulması halinde, inceleme mercisinin Yargıtay'ın ilgili dairesi olduğu belirlenerek; yokluğunda verilen hükmün gerekçeli kararının tebliğ tarihinde sanık Bursa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda bulunduğundan yapılan tebliğ işleminin geçersiz olduğu anlaşılmakla, sanığın eski hale getirme talebinin kabulü ile öğrenme üzerine verdiği 29.05.2017 tarihli temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede:
    Sanık hakkında katılan ...'a yönelik hakaret suçundan açılan kamu davasıyla ilgili hüküm kurulmamış ise de, bu hususta her zaman mahkemesince bir karar verilmesi mümkün görülmüştür.
    1)Karar tarihinde Bursa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan hükümlü olarak bulunan ve duruşmadan vareste tutulma talebi bulunmayan sanığın, hükmün açıklandığı duruşmaya bizzat veya SEGBİS yoluyla katılımı sağlanmadan, yokluğunda yargılamaya devamla mahkumiyet hükümleri kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK’nin 193 ve 196. maddelerine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
    2)Sanık ...'ın, katılanlar ... ve ...'nin şoför olarak çalıştığı taksi durağına giderek isminin ... olduğunu, Başbakan ...'ın yakını olduğunu, Gümrük Müsteşarlığında çalıştığını söyleyip katılanlara gümrükten telefon ve araba getirme vaadiyle ayrı ayrı menfaat temin ettiği iddia olunan olayda; sanığın kendisini kamu görevlisi olarak tanıtması karşısında, eylemin hükümlerden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 14.maddesi ile 5237 sayılı TCK'nin 158/1. maddesine eklenen (L) bendi kapsamında öngörülen nitelikli dolandırıcılık ve bağlantı sebebiyle başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçlarını oluşturup oluşturmadığına ilişkin delillerin takdiri ile lehe yasa değerlendirmesinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesinde zorunluluk bulunması,
    3)Kabule göre de, sanığa yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümlerden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarları bakımından kazanılmış hakkın gözetilmesine, 13.06.2022 tarihinde, Üye ...'ın (2) nolu bozma gerekçesi yönünden sanığa yüklenen eylemin TCK'nin 158/2. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekçesiyle üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesinin bakması gerektiğine dair bozma yazılmasına ilişkin değişik gerekçe ve oy birliğiyle karar verildi.


    KARŞI OY

    Sanık ...’ın, katılanların şoför olarak çalıştıkları taksi durağına giderek kendisini “...” olarak tanıtıp, Başbakan ...’ın yakını olduğunu, Gümrük müsteşarlığında çalıştığını söyleyerek katılanlarla samimiyet kurup onlara gümrükten ucuz cep telefonu ve ucuz araç alabileceğini söyleyerek onlardan para alarak dolandırıp haksız menfaat sağlamıştır.
    Sanık söz ve eylemleriyle TCK’nin hem 158/L maddesine uyar şekilde kendisinin Gümrük müsteşarlığında çalıştığını söyleyerek “kamu görevlisi” olarak tanıttığı; Hem de TCK’nin 158/2 maddesi kapsamında kalacak şekilde, isminin “...” olduğunu Başbakan ...’ın yakını olduğunu söyleyip “kamu görevlisi olan Başbakan” nezdinde hatırı sayıldığını belirtip müdahilleri dolandırdığı anlaşılmıştır.
    Sanık söz ve eylemleriyle suç tarihi itibarıyla hem TCK’nin 157/1 hemde 158/2 maddelerini ihlal etmiştir. Suç tarihi itibarıyla daha ağır suç olan nitelikli dolandırıcılık suçundan TCK’nin 158/2 ve 157/1 maddeleri uyarınca ve görevli Ağır Ceza Mahkemesince cezalandırılması gerekirken, eylemin suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan ve sanığın lehine olan basit dolandırıcılık suçunu oluşturduğu ve uzlaşmaya tabi olup uzlaştırma bozması yapılması şeklindeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.

    Hemen Ara