Esas No: 2022/5663
Karar No: 2022/4096
Karar Tarihi: 30.05.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/5663 Esas 2022/4096 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/5663 E. , 2022/4096 K."İçtihat Metni"
(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
Basit yaralama suçundan sanık ...'ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2 ve 62. maddeleri uyarınca 5 ay hapis ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl süre ile denetim süresine tâbi tutulmasına dair Kandıra Asliye Ceza Mahkemesinin 12.02.2015 tarihli ve 2014/1417 Esas, 2015/123 Karar sayılı kararının 14.04.2015 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 26.03.2015 tarihinde işlediği alkol veya uyuşturucu maddenin etkisi altındayken araç kullanma suçundan Kandıra Asliye Ceza Mahkemesinin 08.07.2015 tarihli ve 2015/452 Esas, 2015/796 Karar sayılı kararı ile mahkûm olduğunun ihbar edilmesi üzerine, yapılan yargılama sonucunda katılanlar Furkan ... ve ...'nin 30.11.2015 tarihli dilekçe ile şikâyetten feragat etmeleri sebebiyle kamu davasının düşürülmesine ilişkin Kandıra Asliye Ceza Mahkemenin 21.01.2016 tarihli ve 2015/1117 Esas, 2016/52 Karar sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 15.03.2022 tarihli ve 2021/29584 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28.04.2022 tarihli ve 2022/41740 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Sanık hakkında Kandıra Asliye Ceza Mahkemesinin 12.02.2015 tarihli ve 2014/1417 Esas, 2015/123 sayılı kararı ile verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 14/04/2015 tarihinde kesinleştirildiği anlaşılmış ise de anılan karara ilişkin tebligatın sanığın mernis adresi olan "Çalköy Mah. Kayak Sok. No:36 Kandıra/Kocaeli" adresine çıkartıldığı ve tebligatın aynı konutta kâim yakınına 25/03/2015 tarihinde tebliğ edildiği, bahse konu kararın tebliğ tarihi olarak 25/03/2015 tarihinin esas alınması gerektiğinden hareketle söz konusu karara yönelik yasal 7 günlük itiraz süresi de eklendiğinde kararın kesinleştirme tarihinin 02.04.2015 tarihi olacağının kabulünün gerektiği,
Bu kapsamda sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına ilişkin olarak 5 yıllık denetim süresinin bahse konu kararın 02.04.2015 tarihi itibariyle kesinleşmesinden itibaren başlayacağı, sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediğinden bahisle ihbara konu edilen suçun suç tarihinin 26.03.2015 tarihi olması nedeniyle, sanığın ihbara konu suçu denetim süresi içerisinde işlemediği anlaşılmakla, dosyanın yeniden ele alınıp hükmün açıklanamayacağı gözetilmeden, yeniden beyanlar alınarak şikâyet yokluğundan düşme kararı verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
TÜRK MİLLETİ ADINA
5271 sayılı CMK'nin 231/8. maddesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanığın beş yıl süreyle denetim süresine tabi tutulacağı belirtilmiştir. Denetim süresi hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının usulüne uygun olarak kesinleşmesi üzerine başlar.
İncelenen dosyada; sanık hakkında mağdura yönelik kasten basit yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, ancak sanığın yokluğunda verilen bu kararın sanığa 25.03.2015 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın itiraz etmemesi üzerine kararın 14.04.2015 tarihinde kesinleştirildiği anlaşılmıştır.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, sanığa tebliğ edildiği 25.03.2015 tarihinden sonraki 7 günlük itiraz süresi içerisinde karara itiraz edilmemiş olması nedeniyle kesinleşme tarihinin 02.04.2015 olarak kabul edilmesi gerekir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın itiraz edilmeksizin 02.04.2015 tarihinde kesinleştiği halde henüz denetim süresi işlemeye başlamadan sanığın 26.03.2015 tarihinde suç işlediğinden bahisle ihbar üzerine dosyanın ele alınarak kamu davasının şikayetten vazgeçme nedeniyle düşürülmesine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Bununla birlikte, sanığın güncel adli sicil kaydında 02.04.2015 tarihinden sonra işlediği suçlara ait kayıtlar da bulunduğundan bu kayıtlara göre mahkemesince hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Bu nedenle; Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Kandıra Asliye Ceza Mahkemenin 21.01.2016 tarihli ve 2015/1117 Esas, 2016/52 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nin 309/4. maddesi gereğince KANUN YARARINA BOZULMASINA, sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.05.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.