Esas No: 2021/13541
Karar No: 2022/12477
Karar Tarihi: 14.06.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/13541 Esas 2022/12477 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/13541 E. , 2022/12477 K.Özet:
Sanık, iletişim bayisi sahibi olarak GSM hatları alarak kullanımına ilişkin borcu ödemediği gerekçesiyle \"nitelikli dolandırıcılık\" suçundan mahkumiyet hükmüne çarptırılmıştır. Ancak \"özel belgede sahtecilik\" suçundan verilen hüküm yasaya aykırı bulunmuş ve bozulmuştur. 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesi uyarınca sanığa ön ödeme önerisinde bulunarak karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddesi, kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya temsilcisi tarafından abonelik tesis edilmesi, gerçeğe aykırı evrak düzenlenmesi veya değiştirilmesi gibi faaliyetleri yasaklamaktadır. Anayasa Mahkemesi tarafından da onaylanan bu madde, yine de TCK'nin 7. maddesi karşısında özel hüküm niteliğinde bulunmaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tacir veya şirket yöneticileri ile kooperatif yöneticilerinin dolandırıcılığı, özel belgede sahtecilik
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Sanık ...'nun, iletişim bayisi sahibi ve yetkilisi olan temyiz dışı sanık ...'tan, katılan ... adına GSM hatları aldığı, kullanımlarından kaynaklanan borcun ödenmediği iddia olunan somut olayda;
1-) "Nitelikli dolandırıcılık" suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik Cumhuriyet savcısı ve sanığın temyizlerinin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK'nin 217. maddesi uyarınca duruşmadan edindiği kanaate göre delilleri değerlendirip sanığa yüklenen suçun sübutu yönünden vicdani kanıya ulaşan Mahkemenin takdir ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiilin sanık tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanığın ve Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükmün ONANMASINA,
2-)"Özel belgede sahtecilik" suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik Cumhuriyet savcısı ve sanığın temyizlerinin incelenmesinde;
Hüküm tarihinden önce 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun'un 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükümleri ile TCK'nin 7. maddesi karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki düzenleme dikkate alınarak, sanığa usulüne uygun şekilde ön ödeme önerisinde bulunularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, “özel belgede sahtecilik" suçundan hüküm kurulması yasaya aykırı,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 14.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.