Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2013/2752 Esas 2014/14444 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/2752
Karar No: 2014/14444
Karar Tarihi: 17.12.2014

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2013/2752 Esas 2014/14444 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanıklar Salih ve Mustafa, mağdurun evindeki motorsikleti çalarak kaçırmışlardır. Bir gün mağdurun evine gelen Sanık Salih, mağdurun aldığını öğrendiği motorsikletin yerini öğrenmek için mağdur ve tanık Ali'yi evine zorla götürüp alıkoyarak darp etmiştir. Sonrasında sanıkların kardeşi tanık Ali tarafından kurtarılan mağdurun abisi, olayı polise bildirmiş ve sanıklar hakkında dava açılmıştır.
Sanıkların müsnet suçtan dolayı cezaları, TCK'nın 109/2-3b. maddesi uyarınca belirlenmesi gereken koşullar oluşmasına rağmen haksız tahrike ilişkin TCK'nın 29/1. maddesi ile indirilmeden yazılı şekilde fazla ceza tayini yapılmıştır. Sanıkların cezalarının TCK'nın 109/2, 3a-3b, 43/1. maddeleri gereğince belirlenen 5 yıl 15 ay hapis cezası üzerinden aynı Kanunun 62/1. maddesine göre 1/6 oranında indirim yapılarak 5 yıl 2 ay 15 gün hapis cezasına hükmedilmesi gerekmektedir.
Sanıklar hakkında hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak 5237 sayılı TCK'nın 53/3. maddesine göre, 53/1-c madde ve bendinde yer alan kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile ilgili hak yoksunluğu koşullu salıvermeye kadar uygulanacak, alt soyu haricindekiler yönünden ise bu hak yoksunluğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edecektir.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 109/2-3b, 43/1, 29/1, 62/1, 53/3 ve 53/1-c maddeleri.
14. Ceza Dairesi         2013/2752 E.  ,  2014/14444 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 6 - 2011/134086
    MAHKEMESİ : Akçakale 1. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 19.07.2010
    NUMARASI : 2008/214 Esas, 2010/778 Karar
    SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Suç tarihinden önceki dönemde sanık Salih"in evinde misafir kalan mağdurun evde bulunan motorsikleti çalarak götürmesinin ardından 19.06.2007 günü yakını olan sanık Mustafa"yla beraber evine geldiğinde durumu görüp yaptığı araştırmada mağdurun aldığını öğrenen Salih"in Mustafa"yla beraber aynı gün mahallede gördüğü mağduru zorla evine getirip alıkoyarak motorsikletin yerini söylemesini istediği ve anılan motorsikleti getireceğini söyleyip bırakıldığında kaçan mağduru ertesi gün tekrar mahallede gören sanıkların eve getirip zorla alıkoyarak darp ettikleri mağdurun abisi tanık Ali"nin gelip müdahale etmesiyle mağdurun kurtarıldığı tüm dosya içeriğinden anlaşıldığından adları geçen sanıkların müsnet suçtan dolayı eylemlerine uyan TCK.nın 109/2-3b. maddesi uyarınca belirlenen cezalarının koşulları oluştuğu halde haksız tahrike ilişkin aynı Kanunun 29/1. maddesi ile indirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini,
    Sanıkların atılı suçtan dolayı eylemlerine uyan TCK.nın 109/2, 3a-3b, 43/1. maddeleri gereğince belirlenen 5 yıl 15 ay hapis cezası üzerinden aynı Kanunun 62/1. maddesine göre 1/6 oranında indirim yapılarak 5 yıl 2 ay 15 gün hapis cezasına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde 4 yıl 14 ay 15 gün hapis cezası tayin edilmesi neticesinde eksik ceza tayini,
    Sanıklar haklarında hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak 5237 sayılı TCK.nın 53/3. maddesine göre, 53/1-c madde ve bendinde yer alan kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile ilgili hak yoksunluğunun koşullu salıvermeye kadar uygulanacağı, alt soyu haricindekiler yönünden ise bu hak yoksunluğunun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara