MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, kasten yaralama
HÜKÜM : Beraat


Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Sanık hakkında 21.02.2006 tarihinde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan açılan davada sanıktan şikâyetçi olmadığını ve davaya katılmak istemediğini beyan eden mağdurun, Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 10.05.2010 tarihli bozma kararı sonrası aynı eylem nedeniyle görülen davada katılmasına karar verilmiş ise de, CMK.nın 237 ve devamı maddeleri uyarınca mağdurun kamu davasına katılmaya ve kurulan hükmü temyize hakkı bulunmadığı gibi, usulsüz olarak verilen katılma kararı da hükmü temyiz hakkı vermeyeceğinden mağdur vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin katılan vekilinin sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen beraat kararıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanığın kız kardeşi ..... ile olay öncesine dayalı ilişki yaşayan mağdurun, kendisinden ayrılmak istemesi üzerine adı geçene tehdit içerikli mesajlar göndererek evinin önüne gittiği, ...."ın abisi olan sanığı durumdan haberdar etmesi üzerine tanık İlhami ile birlikte ......."ın evinin önüne gelen sanığın mağdurla tartışmaya başladığı ve mağduru Karaman Devlet Hastanesinin 21.02.2006 ve 08.05.2007 tarihli raporlarında belirtildiği şekilde basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladığı olayda, sanığın eylemine uyan TCK.nın 86/2 ve 29. maddeleri uyarınca cezalandırılması yerine yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.