Basit cinsel saldırıya teşebbüs - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2013/3497 Esas 2014/14397 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/3497
Karar No: 2014/14397
Karar Tarihi: 16.12.2014

Basit cinsel saldırıya teşebbüs - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2013/3497 Esas 2014/14397 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bursa 14. Asliye Ceza Mahkemesi, 2011 yılında gerçekleştirilen bir basit cinsel saldırıya teşebbüs suçlamasıyla ilgili olarak verdikleri karar temyiz edildi. Temyiz incelemesi sırasında, suçtan zarar gören mağdurenin katılma iradesi bulunmasına rağmen mahkeme tarafından karar verilmediği tespit edildi. Ancak Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 2010/9-149 Esas, 2010/205 Karar sayılı kararında belirtildiği gibi, mağdurun suçtan zarar gördüğü konusunda bir tereddüt olmadığı için, mahkeme tarafından sanık cezalandırılmayı talep eden zorunlu vekilin katılma iradesi kabul edildi. Karar, mağdurenin beyanı alınmadan eksik araştırma ile verildiği gerekçesiyle bozuldu. Kanunlar açısından, CMK'nın 238/3. ve 237/2. maddeleri kararda önemliydi. CMK'nın 260/1. maddesi, suçtan zarar görenlerin kanun yoluna başvurabileceği konusunu da kapsar.
14. Ceza Dairesi         2013/3497 E.  ,  2014/14397 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 14 - 2011/410962
    MAHKEMESİ : Bursa 14. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 26.10.2011
    NUMARASI : 2011/549 Esas, 2011/1394 Karar
    SUÇ : Basit cinsel saldırıya teşebbüs

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi;
    Mağdureye atanan zorunlu vekilin 26.10.2011 tarihli duruşmada sanıktan şikâyetçi olup cezalandırılmasını istemesine karşın, 5271 sayılı CMK.nın 238/3. maddesi uyarınca katılma konusunda bir karar verilmemiş ise de;
    CMK.nın 260/1. maddesine göre, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, suçtan zarar gören mağdurenin soruşturma aşamasında sanıktan şikâyetçi olduğu, baro tarafından atanan zorunlu vekilin de, sanığın cezalandırılmasını talep edip, mahkemece verilen hükmü temyiz ederek açıkça katılma iradesini ortaya koyduğu, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.10.2010 gün ve 2010/9-149 Esas, 2010/205 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere mağdurun katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı görülmekle, CMK.nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören mağdure S.. O.."un katılan ve vekil Av. S.. A.."nun katılan vekili olarak kabul edilmesine karar verilerek gereği düşünüldü:
    Olayın tek tanığı olan mağdurenin adresi araştırılarak 5271 sayılı CMK.nın 235/4. maddesi gereğince duruşmaya temini ile ayrıntılı beyanının alınmasından sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara