Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/1062 Esas 2022/4331 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/1062
Karar No: 2022/4331
Karar Tarihi: 02.06.2022

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/1062 Esas 2022/4331 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi         2022/1062 E.  ,  2022/4331 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
    SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs
    HÜKÜMLER :1) Rize Ağır Ceza Mahkemesinin 24.04.2017 tarih, 2016/131 Esas, 2017/88 Karar sayılı, sanığın, katılanı öldürmeye teşebbüs eyleminden TCK'nin 81/1, 35/1-2, 62/1, 53/1, 63 maddeleri uyarınca 7 yıl 6 ay hapis cezasına mahkumiyetine dair karar.
    2)... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 11.12.2017 tarih, 2017/1388 Esas, 2017/1844 Karar sayılı istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararı.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 11.12.2017 tarih, 2017/1388 Esas, 2017/1844 Karar sayılı kararının sanık müdafii tarafından CMK'nin 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.
    Dosya incelendi.
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sanık hakkında ilk derece mahkemesince hükmolunan hapis cezasının beş yılın üzerinde olması nedeniyle 5271 sayılı CMK'nin 286/2-a maddesi gereğince kararın temyizi kabil olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 11.12.2017 tarih, 2017/1388 Esas, 2017/1844 Karar sayılı “istinaf başvurusunun esastan reddine dair” hükmünün tüm dosya kapsamına göre hukuka uygun olduğu anlaşıldığından; sanık müdafiinin sanığın öldürmeye teşebbüs suçunu işlemediğine, suç vasfına, öldürme kastı olmadığına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle,
    CMK’nin 302/1. maddesi gereğince, isteme uygun olarak TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ ile HÜKMÜN ONANMASINA,
    Dosyanın, 28.02.2019 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 304/1. maddesi gereğince “Rize Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere” Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 02.06.2022 gününde oy çokluğu ile karar verildi.
    KARŞI OY:
    Sanık ...'in katılan ...'a silahla birden çok kez ateş ettiği olayda sanığın kasten adam öldürme suçuna teşebbüsten cezalandırılması istemi ile açılan kamu davasında TCK'nin 81, 35, 62. maddeleri gereğince yerel mahkeme tarafından verilen 7 yıl 6 aylık hapis cezası önce ... BAM ceza dairesince, sonra da dairemizce yerinde görülerek sanık müdafiinin temyiz talepleri esastan red olunarak hüküm onanmıştır.
    Sanığın eyleminin kasten adam öldürme suçuna teşebbüs olmadığını (TCK'nin 106/2-a, 35) maddeleri gereği silahla tehdit veya silahla yaralamaya teşebbüs (TCK’nin 86/2-3-e, 35.) suçlarından fikri içtima (TCK'nin 44. maddesi) gereği ağır cezayı gerektiren suçun olayın oluş şekline göre temel cezası belirlenirken TCK'nin 61. maddesi gereği alt sınırdan uzaklaşılarak hüküm verilmesi kanaatiyle katılmıyorum.
    Şöyle ki;
    Katılan ..., sanık ...'in ablası Melek'in eski eşi olup olaydan yaklaşık 9-10 yıl önce katılan ... ile Melek boşanmışlardır. Boşanma sonrası katılan ... yurtdışında yaşamaya devam etmiş, ancak taraflar arasında boşanmadan dolayı öldürmeyi gerektirir boyutta olmasa da husumet oluşmuştur. Tarafların birbirlerini tehdit ettiklerine dair beyanlar dosyadadır. olay günü sanık ... ili Pazar ilçesinde katılan ... ile karşılaşmış ve yanında taşıdığı ruhsatsız tabanca ile katılanın ayaklarının dibine doğru yaklaşık 4-5 el ateş etmiş ancak katılan herhangi bir isabet almamıştır.
    Olayın tarafları dışında bir tek tarafsız görgü tanığı aynı zamanda Derebaşı köyü muhtarı ve Pazar belediyesi ambulans şoförü olan ... olayın gerçekleştiği gün sıcağı sıcağına saat 16.02 de kollukta verdiği ifadesi mevcuttur.
    Tanık ...'ın hazırlık aşamasında verdiği beyanları dosyada olayı gören tek tanık olduğundan çok önemli olup aynen buraya alınmıştır.
    Tanık ... beyanında "Bugün yani 23.02.2012 günü, saat 14.15 sularında Kız Meslek Lisesinin yan kısmında kalan ... Yıkamada ambulansı yıkattığım esnada kendisini tanımadığım üzerinde siyah mont ve siyah pantolon bulunan şahıs gelerek yine ismini polis merkezinde öğrendiğim ve gördüğüm ... isimli şahsı görünce “Senin Burada Ne İşin Var” dedi sol elinde de silah bulunuyordu. Bu esnada ... isimli şahıs yanında bulunan yaklaşık 14-15 yaşlarındaki çocuğu ellerinden tutarak önünde siper etti ve çocuk var ateş etme dedi. Fakat ismini bilmediğim ve sol elinde silah bulunan şahıs ...'a silahı her döndürdüğü yöne ... da çocuğu ateş etmemesi için döndürüyordu. Bu esnada tanımadığım ve sol elinde silah bulunan şahıs ... isimli şahsa önünde çocuk olduğu halde ayaklarının dibine yaklaşık 4-5 metre mesafeden yere bir kere ateş etti bu esnada ... önünde bulunan çocuğu bırakıp kaçtığı esnada ateş eden şahıs ...'a 2-3 kere daha ayaklarının dibine yere doğru ateş ettiğini gördüm. Daha sonra ateş eden şahıs kaçarak uzaklaştı. Bende yıkattığım ambulansı Belediyenin önüne bırakıp karakola geldim." demiştir. Tanık ... daha sonraki ifadelerinde beyanlarını sanık aleyhine geliştirmiş ise de aslolan kollukta olaydan hemen sonra verdiği ifadesi olduğundan bu ifadesine itibar olunmalıdır.
    Dosyadaki olay yeri inceleme raporu incelendiğinde olay yerinde 4 adet 9 mm çaplı boş kovan, 2 adet dolu fişek olduğu, olay yerine yaklaşık 32 metre mesafedeki otobüsün camında 3 mermi giriş deliği otobüsün lastiğinde de 1 giriş deliği olmak üzere 4 adet mermi girişi olduğu belirlenmiştir.
    Otobüsün içerisinde;
    a) Birtanesi iki parça olmuş deforme çekirdek nüvesi
    b) İkiside deforme olmuş iki ayrı mermi çekirdeği gömlek parçası
    c) Bir tanesi araç lastiğini delip çıkan ve aracın altında bulunan mermi çekirdeği ele geçmiştir.
    Katılan ... olay günü verdiği kolluk beyanında: Sanık ...'in ablası Melek ile 6 yıl kadar önce boşandım. O sıralarda Almanya da yaşıyordum. Türkiye'ye geldiğimde Melek'in ailesi tarafından tehdit edildiğim için Melek'in babası ... ve kardeşleri ... ve ...'yı şikayet ettiğim davalarımız devam etmektedir. Olay günü dükkanda yeğenim ... ile konuşuyordum. Tam o sırada ...'in bize doğru geldiğini gördüm elinde tabanca vardı ben yeğenimi tuttum ve çocuklar var yapma dedim. Oda bana “Sen Buralara Neden Geliyorsun” dedi. Silahını üzerimize doğru ateşledi ancak isabet almadı ben yanımda bulunan yeğenime birşey olmasın diye sol tarafa attım ve sağ tarafa doğru kaçmaya başladığım sırada 4-5 el silah sesi duydum. O sırada yeğenimin ağladığını duydum ve geriye dönerek yeğenimin yanına koştum. O sırada ... orada yoktu" demiştir.
    Sanık savunmasında katılan ...'ın ayak dibine korkutma maksatlı 4-5 el ateş ettiğini kabul etmiştir.
    Dosyadaki tüm bu belirlemeler birlikte değerlendirildiğinde;
    a) Taraflar arasında öldürmeyi gerektirecek boyutta bir husumet yoktur, katılan beyanıyla bu husus sabittir. Sanık katılana buralara gelme diyerek ayaklarının önüne ateş etmiştir. Olay öncesinde sanığın öldürme kastını gösterir bir ifadesi yoktur.
    b) Sanığın olay sırasındaki davranışlarını gören tarafsız tek tanık olan ...'ın kolluktaki hazırlık beyanlarından sanığın her iki seferde de katılanın ayak diplerine ateş ettiği anlaşılmıştır.
    c) Olay yerinden ele geçen kovanlara göre toplam 4 el ateş edilmiş olup mermi çekirdeklerinden 3 tanesi yaklaşık 30 metre mesafedeki otobüsün içine düşmüştür. Bu çekirdekler ve gömlek parçalarının deforme olduğu hatta birinin iki parçaya bölündüğü dosyada ki kriminal rapor ile sabittir. 9 mm çapındaki 3 adet mermi çekirdeğinin otobüs camını deldiği sırada deforme olmaları ve hatta 2 parçaya ayrılması (1 çekirdek 2 parça halindedir.) mümkün değildir.
    Mermi çekirdeklerinin deforme olması bunların otobüs camına çarpmadan önce sert bir zemine çarptıklarının delilidir. Mahkemece yargılama aşamasında boş kovanların sert zemine çarpıp çarpmadığı hususunda rapor aldırılmamıştır. Tanık ...'ın beyanlarıda (Sanık her iki seferde de ...'ın ayaklarının dibine doğru sıktı demiştir.) kovanların deforme olmalarını izah etmektedir.
    Tüm bu belirlemeler ışığında katılan dahi sanığın kendisini öldürmek amaçlı sıktığını söylemediği halde yakın mesafeden katılanı öldürebilecek imkana sahip olan engel hali bulunmayan sanığın tehdit amacıyla yere ateş etmesi dışında katılanı öldürme amacıyla hareket ettiğini kabul etmek mümkün değildir. Katılan da kendisi kaçarken arkasından silah sesi duyduğunu söylemiş ancak sanığı görmemiştir. Sanığın katılanı öldürme kastı ile ateş ettiğini kabule götürecek delil yoktur.
    Şüpheden sanık yaralanır ilkesi tüm yargı mercilerini bağlayan evrensel bir kaidedir. Sanığın yoğun şüphe altında kalan kastını belirlerken aleyhe değerlendirme yapılamayacağını kanaatindeyiz. Şüphe varsa sanık lehine değerlendirilmelidir.
    Yerel mahkeme gerekçeli kararında sanığın kastını belirlerken "Katılan ...'ın ...'ü bırakarak olay yerinden kaçması buna rağmen sanık ...'in katılan ...'ın peşinden koşarak 4-5 el daha ateş etmesi, olayda kullanılan silahın öldürmeye elverişli olması, taraflar arasında boşanmaya dayalı husumet bulunması, sıkılan mermilerin çevredeki araçlardaki isabet yerlerinin yüksekliği birlikte değerlendirildiğinde sanığın katılana yönelik eyleminin kasten öldürmeye teşebbüs suç unsurlarını oluşturduğu" şeklinde bir kabulde bulunmuştur.
    Yerel mahkemece yapılan kabul dosya kapsamı ile örtüşmemektedir. Dosyadaki delillerin teker teker sayılmasından ibaret olup bu deliller irdelenmediği için mahkemece yapılan kabul de doğru değildir.
    Tüm bu belirttiğim gerekçelerle sanığın katılanı kasten adam öldürmeye teşebbüsten cezalandırılmasını uygun gören Dairemizin Esastan Red kararına muhalifim.

    Hemen Ara