Esas No: 2014/4199
Karar No: 2014/14223
Karar Tarihi: 15.12.2014
Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/4199 Esas 2014/14223 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sanık ... için; beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı, tehdit, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve hakaret, sanıklar ..., ..., ...ve ... için; kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Sanık ... hakkında; tehdit suçundan beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı suçunun içerisinde yer alması nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığına, atılı diğer suçlardan mahkûmiyet, sanık ... hakkında mahkûmiyet, sanıklar ..., ... ve ... hakkında beraat
Mahalli mahkemece verilen hükümler sanık ... müdafii tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine; dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle 03.12.2014 Çarşamba saat 13.30’a duruşma günü tayin olunarak sanıklar müdafiilerine çağrı kâğıdı gönderilmişti.
Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından... hazır olduğu halde oturum açıldı.
Sanık müdafiine çağrı kâğıdının gönderildiği, parçasının döndüğü, ancak sanık müdafiin duruşmaya katılmadığı anlaşılmakla,
Suç vasfı ve ceza miktarı nazara alındığında 5271 sayılı CMK.nın 150/3. maddesi gereği kendisine müdafii tayini zorunlu olduğundan, Yargıtay Cumhuriyet Savcısının istemine uygun olarak CMK.nın 156. maddesi uyarınca sanık ... için Ankara Barosundan zorunlu müdafii görevlendirilmesi için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına, duruşmanın 10.12.2014 saat 13.30"a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından ... hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine sanık ... adına Ankara Barosundan görevlendirilerek gelen Av.... huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık ... hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
Sanık müdafii temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün BOZULMASINI istedi.
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
Son sözü sorulan sanık müdafii savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın 24.12.2014 Çarşamba günü saat 13:30"a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenerek gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 21.06.2005 gün ve 61/82 sayılı Kararında vurgulandığı üzere, hükmün temyiz edilebilir olup olmadığını belirleme bakımından hüküm tarihindeki kanuni düzenlemenin dikkate alınması gerektiği, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 26. maddesiyle 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 2. madde ile hapis cezasından çevrilenler hariç sonuç olarak hükmedilen 3000 TL’ye kadar (dahil) para cezaları kesin nitelikte olup, sanık ... hakkında hakaret suçundan verilen cezanın miktarı itibarıyla CMUK.nın 305/1. maddesi gereğince kesin olan hükmün temyizi mümkün bulunmadığından, mağdurenin duruşmada sanıklardan ... ve ... dan şikayetçi olmadığını beyan etmesi karşısında bu sanıklar yönünden açılan kamu davasına katılma ve hükmü temyiz hakkı bulunmadığından bu
hususlardaki temyiz istemlerinin 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi uyarınca REDDİYLE incelemenin, sanık ... hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı (tehdit) ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümleri ile tehdit suçundan verilen ceza verilmesine yer olmadığına dair karar ile sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmü ve sanık ... hakkında kurulan beraat hükmü ile sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanıklar ... ve ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu ve beraati kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, katılan vekili ve sanık ... müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmü ile sanık ... hakkında verilen beraat hükmünün ONANMASINA,
Sanık ... hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı (ve bu suçun unsuru kabul edilen tehdit) suçundan kurulan hüküm ile sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanık ..."nın eşine yönelik gerçekleştirdiği nitelikli cinsel saldırı eylemi nedeniyle hakkında TCK.nın 102/3-c maddesinin ve sanık ... hakkında da, sanık ..."nın eşine yönelik gerçekleştirilen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eylemi nedeni ile TCK.nın 109/3-e maddesinin uygulanamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yeralan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK.nın 7/2. madde-fıkrasındaki "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle
belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık müdafilerinin temyiz itirazları ve sanık ... müdafiin duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunmaları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
15.12.2014 tarihinde verilen işbu karar 24.12.2014 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından .. hazır olduğu halde sanık müdafiin gıyabında tefhim olundu.