Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/6189 Esas 2022/4393 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/6189
Karar No: 2022/4393
Karar Tarihi: 03.06.2022

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/6189 Esas 2022/4393 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi         2022/6189 E.  ,  2022/4393 K.

    "İçtihat Metni"

    (KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)


    Kan gütme saikiyle tasarlayarak insan öldürme ve kasten adam öldürme suçlarından hükümlü ... hakkındaki cezaların müebbet hapis ve 12 yıl 7 ay 20 gün hapis cezası olarak toplanmasına dair Kars 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/05/2019 tarihli ve 2019/329 değişik iş sayılı içtima kararını müteakip, ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 16/04/2019 tarihli ve 2019/2092 ilamat sayılı müddetnameye karşı yapılan itirazın reddine ilişkin ... İnfaz Hakimliğinin 09/11/2020 tarihli ve 2020/726 Esas, 2020/760 sayılı kararına yönelik itirazın reddine dair ... 1 Ağır Ceza Mahkemesinin 24/11/2020 tarihli ve 2020/653 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
    Dosya kapsamına göre, hükümlünün 08/04/2000 tarihinde iki kişinin ölümüne sebebiyet verdiği olay nedeniyle hakkında Batman Cumhuriyet Başsavcılığının 02/06/2000 tarihli ve 2000/2119 soruşturma, 2000/45 sayılı iddianamesi ile açılan kamu davası üzerine yapılan yargılama neticesinde, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu hükümleriyle suç tarihinden sonra 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun ilgili hükümlerinin lehe - aleyhe değerlendirilmesi sonucu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 82/1-a-j ve 62. maddeleri uyarınca müebbet hapis ile 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 448, 463 ve 59/2. maddeleri uyarınca 12 yıl 7 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Kars Ağır Ceza Mahkemesinin 09/07/2013 tarihli ve 2013/193 Esas 2013/238 sayılı kararının Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 17/04/2015 tarihli ve 2015/1881 Esas, 2015/2413 Karar sayılı ilâmı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, Kars 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/05/2019 tarihli ve 2019/329 değişik iş sayılı kararı ile müebbet hapis ve 12 yıl 7 ay 20 gün hapis cezası olarak anılan cezalarının içtima edilmesi akabinde 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun'un 19 ve ek 2. maddeleri gereğince ½ ve ayda 6 gün indirim uygulanmak suretiyle infazına dair ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 16/04/2019 tarihli ve 2019/2092 ilamat sayılı müddetname ile hükümlünün hakederek tahliye tarihinin 05/07/2062, koşullu salıverilme tarihinin 13/05/2033 olarak belirlendiği,
    Bahse konu suçun işlendiği tarihte yürürlükte bulunan 765 sayılı mülga Türk Ceza Kanununda içtima hükümlerinin 68 ila 77. maddeleri arasında düzenlendiği ve anılan Kanun'un 73. maddesinde yer alan; “1) Cezalardan biri ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis ve diğeri şahsî hürriyeti bağlayıcı muvakkat bir ceza ise, ilave edilecek cezanın nev'i ve miktarına göre yirmi günden az ve altı seneden fazla olmamak üzere geceli gündüzlü bir hücrede tecrit edilmek suretiyle ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezası tatbik olunur.
    2) Cezalardan biri müebbet ağır hapis ve diğeri şahsi hürriyeti bağlayıcı muvakkat bir ceza ise, ilave edilecek cezanın nevi ve miktarına göre on günden az ve üç seneden fazla olmamak üzere geceli gündüzlü bir hücrede tecrit edilmek suretiyle müebbet ağır hapis cezası tatbik olunur.” şeklindeki düzenleme, 77. maddesinde yer alan; “1) Aynı neviden şahsi hürriyeti bağlayıcı muvakkat cezaların birleştirilmesi halinde tatbik edilecek ceza ağır hapiste 36, hapiste 25, sürgünde 15, hafif hapiste 10 seneyi geçemez.2) Başka neviden şahsi hürriyeti bağlayıcı muvakkat cezaların mecmuu otuz seneyi geçemez. Bu haddi aşan ceza miktarı sırası ile sürgün, hafif hapis, hapis ve ağır hapisten tenzil edilir...”şeklindeki düzenleme ile,
    01/06/2005 tarihinden sonra yürürlüğe giren 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 99. maddesinde yer alan; "Bir kişi hakkında hükmolunan herbir ceza diğerinden bağımsızdır, varlıklarını ayrı ayrı korurlar. Ancak, bir kişi hakkında başka başka kesinleşmiş hükümler bulunur ise, 107'nci maddenin uygulanabilmesi yönünden infaz hâkimliğinden bir toplama kararı istenir.” şeklindeki düzenleme karşısında, hükümlü hakkında hangi kanun hükümlerinin uygulanması gerektiğine yönelik yapılan değerlendirmede,
    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun "Zaman bakımından uygulama" başlıklı 7. maddesinin 2. fıkrasında yer alan "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.", 3. fıkrasında "Hapis cezasının ertelenmesi, koşullu salıverilme ve tekerrürle ilgili olanlar hariç; infaz rejimine ilişkin hükümler derhal uygulanır." şeklindeki hükmü ile koşullu salıverilmede derhâl uygulama ilkesinin geçerli olmadığı, koşullu salıverilmenin infaz rejimine ilişkin diğer hükümlerden ayrık tutularak maddi ceza hukuku müessesesi gibi kabul edildiği ve infaz rejiminin ağırlaştırıcı sonuçlar doğurmasına sebep olan hükümlerinin uygulamada yol açtığı sorunlarının giderilmeye çalışıldığı, bu itibarla suç tarihi göz önünde bulundurularak hükümlünün özgürlüğü en az kısıtlayacak şekilde belirlenmesi gerektiği,
    Koşullu salıverilme ile ilgili mevzuat incelendiğinde;
    Mülga 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun'un "Şartla Salıverilme" başlıklı 19. maddesinin 1. fıkrasında "(Değişik fıkra: /11/03/1986 - 3267/1 md.) ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezasına hükümlüler 25 yıllarını; müebbet ağır hapis cezasına hükümlüler 20 yıllarını; diğer şahsi hürriyeti bağlayıcı cezalara mahkum edilmiş olanlar hükümlülük süresinin ½'ni; çekmiş olup da tüzüğe göre iyi halli hükümlü niteliğinde bulundukları takdirde, talepleri olmasa dahi şahsi şartla salıverilirler."
    Aynı Kanun'un Ek 2. maddesinde "Hükümlülerin yarı açık veya açık cezaevlerine seçilmelerine karar verme işlemi, Adalet Bakanlığınca her yılın Ocak ayı içerisinde tespit edilerek Cumhuriyet savcılıklarına bildirilen şartla salıverilme tarihine göre yapılır. Bakanlıkça bildirilen bu tarih aşılmamak ve kapalı kurumlarda çalışanlara öncelik tanınmak kaydıyla; 9, 10 ve 11'inci maddeler gereğince tabi tutulacakları müşahadeleri sonucu yarı açık veya açık müesseselere naklolunan hükümlülerin; anılan müesseselerde kaldıkları her ay için 6 gün, 19 uncu maddenin 1, 2 ve 3'üncü fıkralarına göre tespit edilecek şartla salıverilme tarihlerinden indirilmek suretiyle şartla salıverilme işlemi yapılır.",
    765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 17. maddesinin 1. fıkrasında "(Değişik fıkra: 07/12/1988 - 3506/1 md.) şartla salıverilmiş olan hükümlü, geri kalan süre içinde işlediği kasıtlı bir cürümden dolayı şahsi hürriyeti bağlayıcı bir cezaya mahkum olur veya mecbur olduğu şartları yerine getirmez ise, şartla salıverilme kararı geri alınır. Bu takdirde suçun işlendiği tarihten sonraki kısım hükümlünün ceza süresine mahsup edilmeyerek aynen çektirilir ve şartla salıverilmeye esas teşkil eden hükmün infazı ile ilgili olarak bir daha şartla salıverilmeden yararlanamaz." şeklinde,
    5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un "Koşullu Salıverme" başlıklı 107. maddesinin 2. fıkrasında "Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz yılını, müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar yirmidört yılını, diğer süreli hapis cezalarına mahkûm edilmiş olanlar cezalarının yarısını infaz kurumunda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilirler." ve 6. fıkrasında "Koşullu salıverilen hükümlünün tâbi tutulacağı denetim süresi, yukarıdaki fıkralara göre infaz kurumunda geçirilmesi gereken süre kadardır. Ancak süreli hapislerde hakederek tahliye tarihini geçemez." şeklinde,
    14/04/2020 tarihli ve 7242 sayılı Kanun'un 48. maddesiyle değişik 5275 sayılı Kanun'un 107/6. maddesindeki" Koşullu salıverilen hükümlünün tâbi tutulacağı denetim süresi, yukarıdaki fıkralara göre infaz kurumunda geçirilmesi gereken süre kadardır. Ancak süreli hapislerde hakederek tahliye tarihini geçemez." şeklindeki düzenlemelere yer verildiği,
    Somut olayda, hükümlü hakkında, suçun işlendiği tarihte yürürlükte bulunan 647 sayılı mülga Kanun’un koşullu salıverilme sürelerini düzenleyen hükümlerinin lehe olduğu cihetle, 5275 sayılı Kanuna göre cezalarının içtima edilmesi yerine 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 73/2. maddesi uyarınca içtima edilmesi ve bu içtima sonucu hükümlünün mahkum olduğu 12 yıl 7 ay 20 gün süreli hapis cezasının ayrıca mahkum olduğu müebbet hapis cezası içerisinde eriyerek on günden az ve üç seneden fazla olmamak üzere geceli gündüzlü bir hücrede tecrit edilmek suretiyle hükümlü hakkında yalnız bir kez müebbet hapis cezasının tatbik olacağı ve bu cezanın 647 sayılı Kanun'un 19 ve ek 2. maddeleri uyarınca 20 yıl üzerinden koşullu salıverilme süresinin hesaplanmasının hükümlü lehine olacağı gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulmasılüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 28/03/2022 gün ve 94660652-105-36-408-2022-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, ... 1 Ağır Ceza Mahkemesinin 24/11/2020 tarihli ve 2020/653 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03/06/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara