Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/17823 Esas 2022/8202 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/17823
Karar No: 2022/8202
Karar Tarihi: 22.06.2022

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/17823 Esas 2022/8202 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2020/17823 E.  ,  2022/8202 K.

    "İçtihat Metni"


    Adalet Bakanlığının, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki İstanbul 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 25/06/2014 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı kararı ile İstanbul (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 06/03/2015 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı ek kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 01/10/2020 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
    1- Sanık ... hakkında, 05/12/2009 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığının 31/03/2010 tarihli, 2010/9106 soruşturma, 2010/4919 esas ve 2010/2960 sayılı iddianamesi ile açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda; Beyoğlu 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 19/10/2010 tarihli, 2010/1077 esas ve 2010/997 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, ayrıca aynı Kanun'un 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, kararın 23/11/2010 tarihinde temyiz edilmeden kesinleştiği,
    2- İstanbul Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce denetim planını ihlal ettiğinin bildirilmesi üzerine; İstanbul 10. Sulh Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 25/06/2014 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı kararı ile sanığın samimi beyanı, tedavi olma isteği, mevcut düzenlemenin ulaşmak istediği amaç göz önüne alınarak 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi gereğince yeniden tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, kararın 08/07/2014 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
    3- İstanbul Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 18/02/2015 tarihli ve 2014/10006 DS sayılı yazısı ile denetimli serbestlik tedbirinin infaz edildiğinin bildirilmesi üzerine; İstanbul (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 06/03/2015 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı ek kararı ile denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması nedeniyle “kamu davasının düşmesine” karar verildiği, kararın temyiz edilmeden kesinleştiği,
    4- Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce kanuna aykırılık ihbarında bulunulduğu,
    Anlaşılmıştır.
    B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
    Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında,
    “Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçundan sanık ...'un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanun'un 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun'un 191/6. maddesi uyarınca denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına dair Beyoğlu 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 19/10/2010 tarihli, 2010/1077 esas ve 2010/997 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın denetimli serbestlik tedbirini ihlâl ettiği gerekçesiyle tedavi ve denetimli serbestlik
    tedbiri uygulanmasına dair İstanbul 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 25/06/2014 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı kararının kesinleşmesi sonrasında, sanığın denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davrandığından bahisle 5237 sayılı Kanun’un 191/5. maddesi gereğince kamu davasının düşürülmesine dair İstanbul (kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 06/03/2015 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı ek kararını kapsayan dosya incelendi.
    1) İstanbul 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 25/06/2014 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı kararı yönünden yapılan incelemede;
    Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek ve bulundurmak iddiasıyla 5237 sayılı Kanun'un 191/1. maddesi gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı ve 10 ay hapis cezası verilerek, cezanın infazı ertelenip, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedildiği, sanığın tedbire uymaması sebebiyle 10 ay hapis cezasının infazına karar verilmesi gerekirken, bu kez uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek ve bulundurmak suçu yönünden hüküm kurulmayıp, 5237 sayılı Kanun'un 191/2, 3, 4 ve 5 maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmesinde,
    2) Kabule göre de, İstanbul (kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 06/03/2015 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı ek kararı yönünden yapılan incelemede;
    Dosya kapsamına göre, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/7. maddesi uyarınca, sanıkların denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması hâlinde mahkûm olduğu cezanın infaz edilmiş sayılacağı ve Cumhuriyet savcılığınca sadece yerine getirme fişi tanzim edilmesi gerektiği gözetilmeden, sanıkların tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğundan bahisle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde, isabet görülmemiştir.” denilerek İstanbul 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 25/06/2014 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı kararı ile İstanbul (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 06/03/2015 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı ek kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca kanun yararına bozulması istenilmiştir.
    C-) Konunun Değerlendirilmesi ve Karar :
    Sanık ...’un, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan, Beyoğlu 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 19/10/2010 tarihli, 2010/1077 esas ve 2010/997 sayılı kararı ile 5560 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanun'un 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun'un 191/6. maddesi delaletiyle 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, kararın kesinleşmesini takiben, sanığın denetimli serbestlik tedbirini ihlâl ettiğinin bildirilmesi üzerine, İstanbul 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 25/06/2014 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı kararı ile yeniden tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, sanığın denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması nedeniyle de İstanbul (kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 06/03/2015 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı ek kararı ile 5237 sayılı Kanun’un 191/5. maddesi gereğince “kamu davasının düşmesine” karar verildiği, anlaşılmıştır.
    1) İstanbul 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 25/06/2014 tarihli 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı kararı yönünden yapılan incelemede;
    Sanık hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan 5237 sayılı Kanun'un 191/1. maddesi gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı, Beyoğlu 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 19/10/2010 tarihli, 2010/1077 esas ve 2010/997 sayılı kararı ile 10 ay hapis cezası verilerek, cezanın infazı ertelenip, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedildiği anlaşıldığından, sanığın tedbire uymaması nedeniyle 10 ay hapis cezasının infazına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden 5237 sayılı Kanun'un 191/2, 3, 4 ve
    5. maddesi gereğince yeniden tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmesi, kanuna aykırıdır.
    2) Kabule göre de;
    İstanbul (kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 06/03/2015 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı ek kararı yönünden yapılan incelemede;
    İstanbul 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 25/06/2014 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı kararının yukarıda açıklanan gerekçe ile kanun yararına bozulmasına karar verilmesi karşısında;
    a - Sanık hakkında verilen 06/03/2015 tarihli düşme kararından önce, 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile 5237 sayılı Kanun'un 191. maddesinde değişiklik yapıldığı cihetle, sanığın hukuki durumunun yeniden belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
    b- 5560 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 191/1. maddesi gereğince hapis cezasıyla birlikte aynı Kanun’un 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilen sanık hakkında 191/7. maddesi uyarınca, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması halinde mahkûm olduğu cezanın infaz edilmiş sayılacağı ve Cumhuriyet savcılığınca sadece yerine getirme fişi düzenlenmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın denetimli serbestlik tedbirine uyduğu gerekçesiyle kamu davasının düşmesine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; İstanbul 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 25/06/2014 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı kararı ile İstanbul (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 06/03/2015 tarihli, 2014/231 esas ve 2014/1061 sayılı ek kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun'un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 22 /06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.









    Hemen Ara