Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/14170 Esas 2014/16572 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14170
Karar No: 2014/16572
Karar Tarihi: 19.11.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/14170 Esas 2014/16572 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalıdan borç para aldığını ve bono verdiğini ancak ödeyemediğini belirterek dava açmıştır. Davalı ise bono konusunda hukuki ilişkiyi ispat edememiştir. Ancak davacının bononun zorla alındığı iddiası mahkeme tarafından kabul edilmemiştir. Mahkeme, bononun 20.000 TL'lik kısmı dışında kalan bölümü için borçlu olunmadığının tespitine ve davalının kötü niyetinden dolayı 10.000 TL tazminat ödenmesine karar vermiştir. Ancak, davacının zorla alındığı iddiasının kanıtlanamamış olması nedeniyle mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri ise belirtilmemiştir.
19. Hukuk Dairesi         2014/14170 E.  ,  2014/16572 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Lüleburgaz 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 17/12/2013
    NUMARASI : 2013/218-2013/591

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde dahili davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı yanca 85.000,00 TL bedelli bir adet bonoya dayalı olarak icra takibine girişildiğini, müvekkilinin davalıdan borç para olarak aldığı 20.000,00 TL sını süresi içinde ödeyemeyince davalıya 40.000,00 TL bedelli bono verdiğini, ancak bu bonoyu da süresinde ödeyemediğini, bunun üzerine davalının müvekkilini ölümle tehdit ederek dava konusu 85.000,00 TL bedelli bonoyu aldığını ileri sürerek bonoya dayalı icra takibinden dolayı müvekkilinin davalıya 20.000,00 TL dışında başkaca borcu olmadığının tespitine, davalının elinde bulunan 40.000,00 TL tutarındaki bononun müvekkiline iadesine ve davalının haksız ve köyü niyetli olması nedeni ile 10.000,00 TL tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, bu iddialar doğrultusunda yürütülen savcılık soruşturmasının takipsizlikle sonuçlandığını, davacının müvekkilinden borç para aldığını, müvekkilinin davacıdan alacaklı olduğunu belirterek davanın reddine ve %40 tazminata karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller doğrultusunda, davacının da kabulünde olduğu üzere davalıdan 20.000,00 TL borç para aldığı, davacının sosyal ve ekonomik durumu dikkate alındığında davalının dava konusu 85.000,00 TL tutarlı bonoya ilişkin hukuki ilişkiyi ispat edemediği, bunun yanısıra dava konusu bononun tehdit ve cebir sonucu imzalandığının dinlenen tanık beyanları ile sabit olduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, icra takibine konu 85.000,00 TL bedelli bono nedeni ile borçlu olmadığının tespitine, taleple bağlı kalınarak 10.000,00 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınmasına, 40.000,00 TL tutarlı bono hakkındaki talep konusunda harcın ikmal edilmediğinden bu bonoya yönelik davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davalı mirasçıları vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
    Davacı, davalıdan 20.000 TL borç para aldığını ve fakat karşılığında cebir ve tehdit yolu ile icra takibine konu 85.000 TL miktarlı bononun alındığını belirterek bu bononun 20.000 TL lik kısmı dışında kalan bölümü için borçlu olmadığının tespitini istemiştir.
    Davacı yanca takibe konu bononun zor ve tehdit ile alındığı iddia edilmiş olmasına göre, bu iddianın ispatı davacıya aittir. Davacının bu iddiası doğrultusunda Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığı"nca yürütülen hazırlık soruşturması delil yetersizliğinden dolayı takipsizlik kararı ile sonuçlanmıştır. Nitekim mahkemece beyanlarına itibar edilen tanıkların tehdit olayına ilişkin olarak doğrudan görgüye dayalı beyanlarının bulunmadığı dosya içeriğinden de anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının bononun zor ve tehdit ile alındığını kanıtlayamamış olmasına göre, mahkemece davanın reddi gerekirken kabulü isabetsizdir.
    Diğer yandan; kabule göre de taleple bağlı kalınarak bononun 20.000 TL lik kısmı dışında kalan bölümü için borçlu olunmadığının tespiti şeklinde karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı mirasçılar yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 19.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Hemen Ara