Esas No: 2020/3198
Karar No: 2022/13016
Karar Tarihi: 21.06.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/3198 Esas 2022/13016 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2020/3198 E. , 2022/13016 K.Özet:
Sanık, özel belgede sahtecilik suçundan yargılanmıştır. Yapılan incelemede, eylemin Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki suçu oluşturduğu belirlenmiştir. Ancak, normal zamanaşımı süresince sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulmamıştır. Bu nedenle davayı düşürme kararı verilmiştir. Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesi 10. fıkrası ve 56. maddesi 2. ve 5. fıkraları şu şekildedir:
- İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez.
- Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat
Sanığın üzerine atılı, katılan adına sahte GSM abonelik sözleşmeleri düzenletmekten ibaret eylemin, hüküm tarihinden önce 10.11.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükümleri karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki suçu oluşturduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın eylemine uyan "5809 sayılı Kanun'a aykırılık” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesinde öngörülen olağan dava zamanaşımının, kesen son sebep olan sanık hakkında mahkûmiyet hükmünün kurulduğu 05.06.2014 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla Cumhuriyet savcısı ile katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağan dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8 maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 21.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.