MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Suç tarihinde .....Mal Müdürlüğünde gelir şefi olan sanığın “....Mal Müdürlüğünde mermer ocağı faaliyetlerinden dolayı vergi mükellefi olan ...."e ait VUK 371 ve 376 maddeleri talepli dilekçelerin gereğini yapmadığı, dilekçelerdeki beyannameleri yasal süresinde verilmiş gibi kabul ettiği ve bu nedenle pişmanlık zammı vs. hesaplamadığı, eski tarihle ve başka mükelleflerin tahakkuk işlemlerinde kullanılmış olan cilt-sıra nolu tahakkuk fişleri ile tahakkuk işlemi yaptığı, sözkonusu tahakkuk fişlerini tahsilat/tahakkuk bordrosuna dahil etmediği, sözkonusu ay ve dönemlere ilişkin beyannamelerin yasal sürelerinden sonra olmasına rağmen yasal süresinde verilmiş gibi düzenlendiği” iddia ve kabul edilen olayda;
Suça konu tahakkuk fişlerinin gerçeğe aykırı olarak düzenlenip düzenlenmediği (içeriği itibariyle sahte olup olmadığı) konusunda bilirkişi raporu aldırılması, tahakkuk fişlerinin iğfal kabiliyetini haiz olup olmadığının hakim tarafından değerlendirme yapılarak belirlenmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, varılan sonuçlara nasıl ulaşıldığı ve resmi belgede sahtecilik suçunun ne şekilde oluştuğu delilleri ortaya konulmak suretiyle açıklanıp tartışılmadan yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 09.06.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.