Esas No: 2022/3887
Karar No: 2022/4927
Karar Tarihi: 13.06.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/3887 Esas 2022/4927 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/3887 E. , 2022/4927 K."İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/35 E., 2021/259 K.
SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Gebze 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 07.06.2016 tarihli ve 2015/624 Esas, 2016/471 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi ve 87 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca 4 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
2. Gebze 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 07.06.2016 tarihli ve 2015/624 Esas, 2016/471 Karar sayılı kararının, sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay (birleşen) 3. Ceza Dairesinin, 10.12.2020 tarihli ve 2020/14688 Esas, 2020/18626 Karar sayılı ilâmıyla;
"1)Adli tıp kriterleri açısından kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1. derece), orta (2. ve 3. derece) ve ağır (4., 5. ve 6. derece) olarak sınıflandırılması, 5237 sayılı TCK'nin 87/3. maddesinde kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisine göre cezanın en fazla (1/2) oranında artırılması öngörülmüş olması ve mağdura ait adli muayene raporunda vücudundaki kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin orta (2.) derece olduğunun belirtilmesi karşısında, sanık hakkında kurulan hükümde CGK'nin 05.02.2019 tarih, 2017/308 Esas ve 2019/61 sayılı kararı gereğince, yine CGK'nin 13.12.2018 tarih, 2017/420 Esas ve 2018/636 sayılı kararı gereğince TCK’nin 87/3. maddesi gereği, aynı Kanun’un 3. maddesinde belirtilen “cezada orantılılık ilkesi” gözetilerek makul bir oranda artırım uygulanması gerekirken, (1/3) oranında artırım yapılması suretiyle fazla ceza tayini,
2)Sanık hakkında kasıtlı bir suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni neticesi olarak 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinde yer alan hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edildiği de nazara alınarak uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,"
Nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
3. Gebze 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.03.2021 tarihli ve 2021/35 Esas, 2021/259 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin üçüncü fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 3 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri;
1. Sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine,
2. Vesaire,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Taraflar arasında alacak meselesi nedeniyle anlaşmazlık bulunduğu, olay günü bu nedenle tartıştıkları ve sanığın, beyzbol sopası ile darp ettikten sonra kaçarken mağdurun arkasından bir el ateş ettiği ve mağduru, sol ön kolda ekimoz, sağ bacakta 1 cm.'lik ateşli silah yaralanması ile sırtta ekimozlar ve sol skafoidde (sol el bileğinde) hayat fonksiyonlarına etkisi orta (2) derecede olan non-deplase lineer fraktür hattı meydana gelecek şekilde yaraladığı, mağdurun olayın geçtiğini ifade ettiği yerde yapılan aramada bir adet boş kovanın bulunduğu, mağdurun olay yerine arkadaşını çağırarak oradan ayrıldığı anlaşılmıştır.
2. Sanığın, üzerine atılı suçlamayı inkâr ettiği anlaşılmıştır.
3. Mağdur, kovuşturma aşamasında sanık hakkındaki şikâyetinden vazgeçmekle birlikte ifadesini değiştirmiş ise de soruşturma aşamasında eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğini beyan etmiştir.
4. Sanığın eylemi neticesinde mağdurda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak; Adlî Tıp Kurumu Başkanlığı Kocaeli Adlî Tıp Şube Müdürlüğü tarafından tanzim olunan, 18.04.2016 tarihli; "Sol ön kolda ekimoz, sağ bacakta 1 cm.'lik ateşli silah yaralanması, kolda ve sırtta ekimozlar, el bilek kemiklerinden sol skafoidde nondeplase lineer fraktür hattı, basit bir tıbbî müdahale ile giderilemez, hayat fonksiyorlarına etkisi ORTA (2) derecedir." görüşünü içerir adlî muayene raporu dava dosyasında mevcuttur.
5. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verildiği ve gereğinin yerine getirildiği belirlenmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Beraat Talebi Yönünden
Mağdurun, soruşturma aşamasında kolluk kuvvetlerince tespit olunan savunmasında eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğini beyan etmesi, mağdurun, olayın gerçekleştiğini ifade ettiği yerde yapılan olay yeri incelemesinde bir adet boş kovanın ele geçmesi ve mağdur beyanı ile uyumlu adlî muayene raporu karşısında sanığın eyleminin sübuta erdiği belirlenmekle, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
B. Vesair Yönünden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Gebze 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.03.2021 tarihli ve 2021/35 Esas, 2021/259 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
13.06.2022 tarihinde karar verildi.