Esas No: 2022/5897
Karar No: 2022/4955
Karar Tarihi: 13.06.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/5897 Esas 2022/4955 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/5897 E. , 2022/4955 K."İçtihat Metni"
(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
Mağdur ...’ı kasten basit yaralama suçundan sanık ...'nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2 ve 86/3-e maddeleri uyarınca 180 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... (Kapatılan) 7. Sulh Ceza Mahkemesinin 12.03.2009 tarihli ve 2007/1513 Esas, 2009/305 Karar sayılı kararının 14.05.2009 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içinde 27.03.2014 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkûm olduğunun ihbar edilmesi üzerine, hükmün açıklanması ile 5237 sayılı Kanun'un 86/2 ve 86/3-e maddeleri uyarınca 180 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ... 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 04.10.2021 tarihli ve 2021/541 Esas, 2021/1295 Karar sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 28.03.2022 tarihli ve 2022/191 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.05.2022 tarihli ve 2022/51158 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, ... (Kapatılan) 7. Sulh Ceza Mahkemesinin 12.03.2009 tarihli anılan kararı ile adı geçen sanığın müştekiler ... ve ...'a yönelik kasten yaralama eylemleri nedeniyle ayrı ayrı mahkumiyetlerine ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanığın denetim süresi içinde 27.03.2014 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkûm olduğunun ihbar edilmesi üzerine, mağdur ...'a yönelik eylem yönünden ... 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.01.2021 tarihli ve 2020/971 Esas, 2021/64 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasına, mağdur ...'a yönelik eylem yönünden ise inceleme konusu yapılan ... 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 04.10.2021 tarihli ve 2021/541 Esas, 2021/1295 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasına karar verildiği, mağdur ...'a yönelik eylem yönünden ... 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/971 Esas sayılı dosya aslının 12.07.2021 tarihli ve 94660652-105-06-10672-2021-Kyb sayılı yazımız ekinde kanun yararına bozma talebi ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği cihetle, onaylı dosya sureti üzerinden yapılan incelemede,
5237 sayılı Kanun'un 52. maddesinin 1 ve 2. fıkralarında yer alan “Adlî para cezası, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hâllerde yedi yüz otuz
günden fazla olamamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlü tarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden ibarettir. En az yirmi ve en fazla yüz Türk lirası olan bir gün karşılığı adlî para cezasının miktarı, kişinin ekonomik ve diğer şahsi hâlleri göz önünde bulundurularak takdir edilir.” şeklindeki düzenleme karşısında, mahkemece 180 gün adli para cezasına hükmedildikten sonra, takdir edilen gün adli para cezasının bir gün karşılığı olarak takdir edilecek miktar ile çarpılması suretiyle para cezasının hesaplanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
TÜRK MİLLETİ ADINA
Kanun yararına bozma talebine konu kararın Dairemizin 13.12.2021 tarihli, 2021/12369 Esas ve 2021/14941 Karar sayılı tevdii kararı ile bağlantılı olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanık hakkında ... (Kapatılan) 7. Sulh Ceza Mahkemesinin 12.03.2009 tarihli ve 2007/1513 Esas, 2009/305 Karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararına konu yargılama dosyasında, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.03.2014 tarihli ve 2013/12-74 Esas, 2014/140 Karar sayılı ilamı ile istikrarlı diğer kararlarında da vurgulandığı üzere; ceza yargılanmasında sanığın sorgusu yapılmadan hüküm kurulabileceğine ilişkin kuralın, fiilin suç oluşturmaması veya yeni bir yasal düzenleme ile suç olmaktan çıkarılması gibi herhangi bir araştırmayı gerektirmeyen bir durumun varlığı halinde, başka bir deyişle derhal beraat kararı verilmesi ile sınırlı olarak uygulanabileceği, delillerin takdir ve tayini gereken durumlarda ise sanığın savunması alınmadan hüküm kurulamayacağı gözetilmeden, sanığın sorgusu yapılmadan eksik yargılama ile karar verilmesi hususunun da kanun yararına bozma sebebi yapılıp yapılmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, takdir hakkı kullanıldıktan sonra diğer kanun yararına bozma isteminin incelenmesine, 13.06.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi