Esas No: 2022/5892
Karar No: 2022/4958
Karar Tarihi: 13.06.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/5892 Esas 2022/4958 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/5892 E. , 2022/4958 K."İçtihat Metni"
(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
Kasten yaralama suçundan sanık ...'in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 2.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 20.01.2014 tarihli ve 2012/8 Esas, 2014/20 Karar sayılı kararının itiraz edilmeden 04.04.2014 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içinde 08.05.2014 tarihinde işlediği kasten yaralama suçundan mahkum olduğunun ihbar edilmesi üzerine, hükmün açıklanması ile sanığın 5237 sayılı Kanun'un 86/2, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 2.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ... 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 04.12.2020 tarihli ve 2020/34 Esas, 2020/806 Karar sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 15.03.2022 tarihli ve 2021/16920 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11.05.2022 tarihli ve 2022/43539 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Somut olayda, sanığın eylemine uyan kasten yaralama suçu için kanunda öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre olağan dava zamanaşımının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 66/1-e maddesi gereğince 8 yıl olduğu nazara alındığında, zamanaşımını kesen son işlem olan sanığın mahkeme huzurunda savunmasının alındığı 11.04.2012 gününden, hükmün açıklandığı 04.12.2020 tarihine kadar geçen 8 yıl 7 ay 23 günden, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 04.04.2014 tarihi ile denetim süresi içerisinde işlenen suçun suç tarihi olan 08.05.2014 tarihi arasında geçen 1 ay 10 günlük durma süresi çıkarıldığında, 8 yıl 6 ay 19 gün geçmiş olduğu, bu halde 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilmeden, davanın düşürülmesi yerine yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
TÜRK MİLLETİ ADINA
Sanığın üzerine atılı suçu 26.10.2011 tarihinde işlediği, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın 20.01.2014 tarihinde verilip 04.04.2014 tarihinde kesinleştiği, sanığın 08.05.2014 tarihinde yeniden suç işlediği, 26.10.2011 günü işlemeye başlayan sürenin 5271 sayılı Kanun'un 231/8-son cümlesi gereğince 04.04.2014 ilâ 08.05.2014 tarihleri arasında (1 ay 4 gün süreyle) durduğu, deneme süresinde işlenen suç tarihi olan 08.05.2014 tarihinden itibaren zaman aşımının yeniden işlediği anlaşılmakla; zaman aşımını kesen son işlemin sanığın savunmasının alındığı 11.04.2012 olduğu anlaşılmakla; durma süresi de gözetildiğinde 15.05.2020 tarihinde 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e, 66/2 ve 67/4. maddeleri gereğince 8 yıllık asli dava zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle davanın düşürülmesine karar verilmesi gerekmiştir.
Bu nedenle, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; ... 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 04.12.2020 tarihli ve 2020/34 Esas, 2020/806 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nin 309/4. maddesinin (d) bendi gereğince KANUN YARARINA BOZULMASINA ve gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanık hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.06.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.