Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/13980 Esas 2014/15970 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/13980
Karar No: 2014/15970
Karar Tarihi: 10.11.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/13980 Esas 2014/15970 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı şirketin banka ile imzaladığı genel kredi sözleşmesinde, davacı müşterek borçlu müteselsil kefil olarak yer almıştır. Kredi kullanıcısı borcunu ödemesine rağmen müvekkilinin izni olmaksızın kredi hesabında limit artırımına gidilerek kredi kullanılmış ve borcun tahsili için bonolar protesto ettirilmiştir. Davacı, müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını belirterek sadece 48.000 TL olan cari hesap borcunun iptali için dava açmıştır. Mahkeme, davacının müşterek borçlu müteselsil kefil olduğunu belirterek asıl davanın reddine karar vermiş ancak birleşen davanın kabulüne hükmetmiştir.
Kanun maddeleri: Türk Borçlar Kanunu madde 476, 5651 Sayılı Kanun'un 5. maddesi.
19. Hukuk Dairesi         2014/13980 E.  ,  2014/15970 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit - itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın reddine, karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Asıl davada davacı şirket vekili, dava dışı ...u isimli şahısla davalı banka arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinin müvekkili tarafından müteselsil kefil olarak imzalandığını, teminat olarak 3 adet bono düzenlenerek davacı bankaya verildiğini, asıl borçlunun bir miktar kredi kullandığını ve borcunu ödediğini, ancak müvekkilinin izni olmaksızın kredi hesabında limit artırımına gidilerek banka şubesinin bir çalışanınca kredi kullanıldığını, bu meblağın müvekkilinden tahsili için bonoların protesto ettirildiğini ve cari borcun 48.000,00 TL olduğunun şifahen bildirildiğini, kredi kullanıcısının bile sorumlu olmadığı bir borçtan müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 48.000,00 TL cari hesaptan doğan borç nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Asıl davada davalı banka vekili, asıl borçluya sözleşmede tanımlanan limit dahilinde kredi kullandırıldığını, sözleşmeye göre davacının kefalet limiti ile sorumlu olduğunu, bonoların ise teminat amacıyla değil borçtan mahsup edilmesi için asıl borçlu tarafından verildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Birleşen davada davacı banka vekili, müvekkili ile dava dışı ...u arasında akdedilen genel ticari kredi sözleşmesinin davalı tarafından müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, sözleşmede tanımlanan limit dahilinde asıl borçluya kredi kullandırıldığını, ancak borcun ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece toplanan delillere göre; asıl dava davalısı-birleşen dava davacısı banka ile dava dışı ...u arasında 22/12/2006 tarihli 75.000,00 TL tutarlı genel ticari kredi sözleşmesi akdedildiği, dava dışı...."nun ve davacı şirketin 100.000,00"er TL limitle sınırlı olarak müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile sözleşmeyi imzaladıkları, kefil olduğu bedel ile sınırlı olarak sorumlu olacağı gerekçesiyle asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm asıl dava davacısı-birleşen dava davalısı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davanın davacısı birleşen davanın davalısı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 10.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara