Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/6504 Esas 2022/1500 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/6504
Karar No: 2022/1500
Karar Tarihi: 03.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/6504 Esas 2022/1500 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı tarafın bedelsiz kalan 400.000 TL bedelli senedi davacıya karşı takibe koyması nedeniyle açılan davanın ilk derece mahkemesinde reddine karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından istinaf edilen bu karar esastan reddedilmiş, sonrasında yapılan temyiz başvurusu da reddedilmiştir. Kanun maddeleri olarak HMK'nın 353/b-1, 370/1 ve 372 sayılı maddeleri uygulanmıştır.
11. Hukuk Dairesi         2020/6504 E.  ,  2022/1500 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 5. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 20.12.2017 tarih ve 2016/677 E. - 2017/1495 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nce verilen 19.03.2020 tarih ve 2018/1137 E. - 2020/353 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacı ile davalının arasındaki ticari ilişki sonucunda oluşan cari hesaba göre davacının davalıya yalnızca 14.000.-TL borcunun bulunduğunu, buna rağmen bedelsiz kalan 400.000.-TL bedelli senedin davalı tarafından davacıya karşı takibe konu edildiğini, fakat davacının takibe konu senetten dolayı davalıya borcunun bulunmadığını belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak cari hesap ve takip dosyasından şimdilik 20.000.-TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş olup, daha sonra verilen ıslah dilekçesi ile 400.000.-TL borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
    Davalı vekili, kısmi dava açılamayacağını, davacının bedelsizlik iddiasını yazılı delille ispatlamasının gerektiğini belirterek davanın reddini ve %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, davacının ticari defterlerini sunmadığı, davalının sunduğu ticari defterlere göre ise davacının davalıya 2015 yılı sonu itibariyle 7.626,26 TL borcunun bulunduğu, tarafların arasında bir ticari ilişkinin bulunduğu ancak bonodan dolayı davacının borçlu olmadığının tespitinin yalnızca davalı ticari defterlerine göre yapılamayacağı, senedin sebepten mücerret olduğu ve senetten dolayı borçlu olmadığını ispat yükünün davacıda olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
    Bölge adliye mahkemesince, dosya kapsamına göre mahkeme kararının yerinde olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 03/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara