Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/9540 Esas 2022/13989 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/9540
Karar No: 2022/13989
Karar Tarihi: 05.07.2022

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/9540 Esas 2022/13989 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2019/9540 E.  ,  2022/13989 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi


    1)Sanık ... hakkında iftira ve resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılan sanık ... müdafisi ve katılan sanık ... müdafisinin temyizinin incelenmesinde;
    Sanığa yüklenen “resmi belgede sahtecilik ve iftira” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesinde öngörülen olağan dava zamanaşımının, kesen son sebep olan sanığın sorgusunun yapıldığı 24.04.2013 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla katılan sanıklar müdafilerinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen olağan dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
    2) Katılan sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik katılan sanık müdafisinin temyizinin incelenmesinde;
    a)Katılan sanık ...'ın diğer katılan sanıklara sattığı daire karşılığı aldığı uça konu senetlerin sahte olarak düzenlenip kendisine verildiğini, katılan sanıklar ... ve ...'in ise katılan sanık ...'ın adlarına sahte senetler düzenleyeret icra takibine koyduğunu iddia edilen kamu davasında, tapu müdürlüğünde satış işlemini yapan tanık ...'ın bonolardaki adres ve TC numaralarının bizzat kendisi tarafından yazıldığını beyan etmesine karşın dosya arasında mevcut 08.02.2013 tarihli bilirkişi raporunda bonolar üzerindeki yazıların tarafların ve de ...'ın elinden çıkmadığı kanaatinin bildirildiği gözetilerek; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, senetler üzerindeki yazı ve imzaların tanık ve sanıklara aidiyeti hususunda adli tıp kurumundan bilirkişi raporu alınıp,
    b) Katılan sanıklar ... ve ...'in satışa konu daireyi 200.000,00 TL.'ye aldıklarını 100.000,00TL.'nin mal teslimi ile, kalanınıda çek ve nakit vermek suretiyle ödediklerini beyan ettikleri anlaşılmakla bu ödemelere ilişkin ellerinde ödemeyi delillendirecek belge olup olmadığı sorulup, beyanları doğrultusunda araştırma yapılıp, tapudaki devir işleminde hazır bulunan ... ve ...'un tanık olarak beyanları alındıktan sonra hüküm verilmesi yerine eksik araştırma ve inceleme ile katılan sanık ... hakkında mahkumiyet hükmü kurulması,
    c) Katılan sanık ... müdafisinin 09.07.2015 tarihli mazeret dilekçesi verdiği halde söz konusu mazeret dilekçesi okunmadan ve bu taleple ilgili olarak olumlu yahut olumsuz bir karar verilmeden yokluğunda mahkumiyet hükmü kurulmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
    3)Sanik ... hakkında iftira ve resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılan sanık ... müdafisi ve katılan sanık ... müdafisinin temyizinin incelenmesinde;
    Sanığın UYAP aracılığıyla MERNİS üzerinden ulaşılan nüfus kaydına göre hükümden sonra 07.03.2019 tarihinde öldüğü belirlendiğinden, bu durumun kesin olarak tespiti halinde 5237 sayılı TCK’nin 64/1 ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca kamu davasının düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan sanıklar müdafilerinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden,hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.07.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara