Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7313 Esas 2022/1632 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/7313
Karar No: 2022/1632
Karar Tarihi: 08.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7313 Esas 2022/1632 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, bir iş makinesi için kiralama ve sigorta yapmıştır. Makine, kiracı tarafından hasar görünce sigorta şirketi tazminat ödemeyi reddetmiştir. Davacı, ödediği tamirat bedelinin temerrüt faiziyle ödenmesini talep etmiştir. Sigorta Tahkim Komisyonu, tazminat ödenmesine karar vermiştir. Ancak karar, yasal düzenlemenin gözardı edilmesi nedeniyle bozulmuştur. Karara göre, tazminat miktarı, ekspertiz raporunda belirtilen tutardan daha azdır. Taleple bağlılık ilkesi nedeniyle, davacının daha yüksek talebi kabul edilmemelidir.
Kanun Maddeleri:
- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu Madde 1445/5 (sigorta ettirenin ihmali durumunda tazminattan veya bedelden indirim yapılması)
- Türk Ticaret Kanunu Madde 1409/II (rizikonun teminat dışında kalmasının sigortacı tarafından kanıtlanması gerekmektedir)
11. Hukuk Dairesi         2020/7313 E.  ,  2022/1632 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki davada Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti'nce verilen 20.10.2019 gün ve 2019/İHK-14598 sayılı karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, saklanmak üzere tevdi edildiği İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, dosya için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili ...’ın 2018 yılı başında Tekirdağ İli Muratlı İlçesi Aksa Hayvan Çiftliğinde çalıştırılmak üzere MANITOU marka teleskopik forklifti BNP Paribas Finansal Kiralama şirketinden kiraladığını ve kasko sigortasını yaptırdığını, iş makinesi ile ilgili tüm resmi işlemlerin hasarın meydana geldiği çiftlikte çalıştırılması amacına yönelik olarak düzenlendiğini, 05.12.2018 tarihinde meydana gelen hasarla ilgili olarak sigorta şirketine yapılan başvurunun genel ve özel şartlar gereği reddedildiğini, makinanın tamiratı ile ilgili olarak 71.279,88 TL fatura bedelinin müvekkili tarafından ödendiğini belirterek hasar tamir bedelinin ticari temerrüt faizi ile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, uyuşmazlık konusu hasara ilişin poliçede sigortalının BNP Paribas Finansa Kiralama A.Ş, sigorta ettirenin ... olduğunu, davacının BNP şirketinin menfaatini sigorta ettirdiğini, sigorta ettirenin sigortalı sıfatını taşımadığını, sigortalı makinanın finansal kiralama sözleşmesi ve poliçede kararlaştırılanın aksine operasyonel kiralama ile alt kiracıya kiralandığını ve hasarın alt kiracı kullanımında iken meydana geldiğini, bu sebeple poliçe özel şartları uyarınca başvuruya konu hasarın teminat kapsamında olmadığını, poliçede yazılı riziko adresinin İstanbul ilinde olduğunu hasarın meydana geldiği Tekirdağ iline ilişkin gerek poliçede gerekse FKS’de bir ibarenin yer almadığını, riziko adresi ile poliçede belirtilen riziko adresi farklı olduğundan hasarın bu yönüyle de sigorta teminatı dışında olduğunu, FKS’de alt kiraya izin verilmediği gibi poliçede operasyonel leasingin (faaliyet kiralaması) hayır olarak işaretlendiğini, sigorta ettirenin sözleşmenin kurulması sırasında ya da sonrasında bildirim yükümlülüğüne aykırı davrandığını, dolayısıyla hasarın teminat kapsamında olduğunun kabulü halinde dahi sigorta ilişkisi kurulduktan sonra rizikoyu ağırlaştıracak hususların sigortalıya bildirilmemesi nedeniyle tazminattan indirim yapılması gerektiğini, sigortacının ancak gerçek zarardan sorumlu tutulabileceğini, davacının talep ettiği miktar ile ekspertiz raporunda belirlenen miktar arasında fahiş fark olduğunu savunarak başvurunun reddine karar verilmesini istemiştir.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince alınan bilirkişi raporuna göre hasarın tazmini için sigorta red sebeplerinin bulunmadığı, makine hasarının teminat kapsamında olduğu, TTK’nın 1409/II. maddesine göre rizikonun teminat dışında kaldığı iddiasının sigortacı tarafından kanıtlanması gerektiği, ancak sigorta şirketi tarafından somut delil sunulmadığından hasarın poliçe kapsamında ödenmesi gerektiği, sigorta şirketinin 20.01.2019 tarihinde temerrüdünün gerçekleştiği gerekçesiyle başvurunun kabulüne, taleple bağlılık ilkesi gereği 71.280,00 TL’nin 20.01.2019 tarihinden işleyecek avans faizi ile sigorta şirketinden alınarak başvurana ödenmesine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davalı vekilince yapılan itiraz üzerine, İtiraz Hakem Heyetince, uyuşmazlık hakem heyeti kararında olaya uygulanması gereken kanun maddeleri belirtilmek suretiyle karar verilmesinin gerekçe gösterilmediği anlamına gelmeyeceği, davalı tarafça finansal kiralama sözleşmesinde makinanın 3. kişilere satıcının onayı olmadan kiralanamayacağı hükmüne dayanarak hasarın poliçe kapsamında olmadığı ileri sürülmüşse de anılan sözleşmeye leasing all risk poliçesinde atıf yapılmadığından salt finansal kiralama sözleşmesindeki başkalarına kiralanmaz hükmünün sigorta poliçesi kapsamında olmadığı anlamına gelmeyeceği, yani all risk sigorta poliçesinde bulunmayan bir kuralın, başka bir sözleşmeye atıf yapmadığı halde uygulanmasına yasanın cevaz vermeyeceği gerekçesiyle davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiştir.
    Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Dava, davacının dava dışı finansal kiralama şirketinden kiraladığı ve sigorta ettirdiği aracın davacı tarafından dava dışı 3. şahsa kiralandığı işletmede kullanılması sırasında meydana gelen hasardan dolayı ödenen tamirat bedelinin davacıya ödenmesi talebine ilişkindir. Taraflar arasındaki sigorta sözleşmesinin bizatihi finansal kiralamaya (leasing) konu iş makinesinin her türlü hasara karşı teminat altına alınmasına yönelik olduğu gözetildiğinde, poliçede finansal kiralama sözleşmesine ayrıca atıf yapılmasına gerek bulunmadığı gibi sigorta ettirenin finansal kiralamaya konu makineyi alt kiralamayacağına dair beyanda bulunması nedeniyle davacı ... ettirenin sigorta sözleşmesinin imzalanmasından sonra meydana gelen bu yöndeki değişikliği sigorta şirketine ihbarda bulunmadığı açıktır. 6102 sayılı Kanun’un 1445/5. maddesinde “..(5) Rizikonun gerçekleşmesinden sonra sigorta ettirenin ihmali belirlendiği ve değişikliklere ilişkin beyan yükümlülüğünün ihlal edildiği saptandığı takdirde, söz konusu ihlal tazminat miktarına veya bedele ya da rizikonun gerçekleşmesine etki edebilecek nitelikte ise, ihmalin derecesine göre, tazminattan veya bedelden indirim yapılır. Sigorta ettirenin kastı hâlinde ise meydana gelen değişiklik ile gerçekleşen riziko arasında bağlantı varsa, sigortacı sözleşmeyi feshedebilir; bu durumda sigorta tazminatı veya bedeli ödenmez. Bağlantı yoksa, sigortacı ödenen primle ödenmesi gereken prim arasındaki oranı dikkate alarak sigorta tazminatını veya bedelini öder.” düzenlemesine yer verilmiş olup, uyuşmazlığa konu aracın davacı tarafından 01.09.2018 tarihli telehandler sözleşmesi ile kiralandığı dava dışı işyerinde hasarlandığı sabit olduğuna göre yukarıda yer verilen yasa hükmü değerlendirilmeksizin karar verilmesi doğru olmamıştır.
    Öte yandan, Uyuşmazlık Hakem Heyetince alınan bilirkişi raporunda dosyada mevcut ekspertiz raporundaki tespitlere ve tazminat tutarına hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ekspertiz raporunda belirlenen tazminat tutarı davacının isteminden daha az bir rakama tekabül etmektedir. Hal böyle olmakla birlikte, “taleple bağlılık ilkesi” gerekçesi ile davacının daha yüksek miktardaki talebinin kabulüne karar verilmesi de doğru olmayıp kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, dosyanın Uyuşmazlık Hakem Heyeti’ne gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 08/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara