Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/8202 Esas 2022/1627 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/8202
Karar No: 2022/1627
Karar Tarihi: 08.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/8202 Esas 2022/1627 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi tarafından verilen ve Yargıtay tarafından da onanan karara göre, davacının şirket merkezindeki olağanüstü genel kurul toplantısı usulsüz yapılmıştır. Bu nedenle, müvekkilinin Yargıtay'da talep ettiği şekilde TTK 622 ve 447 maddeleri gereğince genel kurulda alınan kararın butlanı, yok hükmünde olduğunun tespiti ve şirkete kayyım atanması kararı verilmiştir. Ayrıca, davalı tarafça düzenlenen sahte olağanüstü genel kurul toplantı tutanağı ve sonrasında alınan kararın tescili de geçersiz sayılmıştır. Davacı ve davalı vekillerinin temyiz istemleri reddedilmiş, karar onanmıştır.
Kanun maddeleri:
- TTK 622 ve 447 (Genel kurulun toplanma şekli ve oy verme)
- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 620. maddesi (Genel kurul kararları)
11. Hukuk Dairesi         2020/8202 E.  ,  2022/1627 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
    12. HUKUK DAİRESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi'nce bozmaya uyularak davanın kabulüne dair verilen 30.09.2020 tarih ve 2020/607 E. - 2020/912 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin %50 oranında payı sahibi olduğunu, şirketin son genel kurul toplantısının 06/04/2012 tarihinde yapıldığını, müvekkili ile birlikte ... ve Yaşar Güney'in 1 yıl süre ile şirket müdürlüklerine seçildiğini, 06/04/2013 tarihinde görev sürelerinin dolduğunu ve şirketin yönetimsiz kaldığını, ...'in 01/04/2015 günü saat 14:00'de şirket merkezinde olağanüstü genel kurul toplantısı kararı aldığını, müvekkilinin belirlenen gün ve saatte şirket merkezinde yanında avukatı, şirket muhasebecisi, arkadaşı ve Sample City sakinlerinden ... ile birlikte hazır olduklarını, ...'in toplantının yapılacağı şirket merkezine geldiğini, müvekkili ile yanındaki kişileri gördükten sonra geri dönerek uzaklaştığını, bir müddet daha bekledikten sonra müvekkilinin toplantıyı açarak gündem maddelerini görüşerek karar aldığını, alınan kararları tescil ettirmek için Sicil Müdürlüğüne gidildiğinde, şirketin vergi kaydının aktif olmaması nedeniyle tescil yapamadıklarını, ...'in karar defterine 01/04/2015 tarihinde şirket merkezinde genel kurul toplantısı yapılmış gibi karar aldığını, oysa ki müvekkilinin belirlenen gün ve saatte şirket merkezinde hazır bulunduğunu, ...'in şirket merkezi dışında yasaya aykırı olarak toplantı tutanağı hazırladığını ve kendisini 5 yıllığına şirket müdürü atadığını, ...'in müvekkilinden önce toplantı tutanağını götürüp tescil ettirdiğinin anlaşıldığını, müvekkilinin yaptığı yasal toplantıya ait tutanağın tescil edilmediğini, ...'in tanzim ettiği sahte olağanüstü genel kurul toplantı tutanağı ve sonucunda alınan 01/04/2015 tarih 2015/2 nolu kararın 10/04/2015 tarihinde Ticaret sicilinde tescil edilip 16/04/2015 tarihli Sicil Gazetesinde yayınladığını belirterek bu genel kurulda alınan (1) numaralı kararın TTK 622 ve 447 maddeleri gereğince butlanına, yok hükmünde olduğunun tespitine, şirkete kayyım atanmasına, müvekkilinin aldığı 01/04/2015 tarih 2015/2 numaralı kararın Ticaret Sicil Müdürlüğü'nde tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının şirket ortağı sıfatı ile diğer ortak ...'e gönderdiği 26/06/2014 ve 23/07/2014 tarihli çağrı yazılarının yasal olmadığını, bu nedenle ...'in toplantılara katılmadığını, davacının 01/04/2015 günü yapılan toplantıya davet edildiği, ancak davacının bu toplantıya katılmadığını, usulüne uygun çağrı ile belirtilen gün ve saatte alınan karar ile ...'in müdür olarak tayin edildiğini, davacı tarafça dosyaya sunulan ve el yazısı ile üzerine "şirket merkezi" ibaresi yazılan resimlerdeki yerin şirket merkezi olmayıp satış ofisi olarak kullanılan A-4 villası olduğunu, dolayısıyla ortak ...'in orada olmamasının doğal olduğunu, şirket merkezinin B-8 numaralı villa olup, ...'in toplantı gün ve saatinde şirket merkezinde hazır bulunduğunu, buna rağmen davacının şirket merkezindeki toplantıya katılmadığının noter onaylı tutanak ile sabit olduğunu, davacının yaptığı işlemlerin usulsüz ve geçersiz olduğunu, aldığı kararın yazıldığı Genel Kurul Toplantı ve Müzakere Defterinin 01/04/2015 günü Üsküdar 15.Noterliğine onaylatıldığını, şirketin zaten bir karar defterinin mevcut olup bu defterin bitmesi ve kaybı dışında yeni bir defter onaylatılmasının mümkün olmadığını, davacının kendi yaptığı toplantıda bir değil iki karar aldığını, 1 numaralı karar ile kendisini süresiz olarak şirketi temsil ve ilzama yetkili kıldığını, bu kararı da Üsküdar 15.Noterliğine onaylattırdığını, davacının şirket merkezi olmayan bir yerde usulüne uygun çağrı ve ilan yaptırmadan henüz noter onaylı bir defter ortada yokken yasal olmayan kararlar aldığı için söz konusu kararları tescil ve ilan ettiremediğini, 3.750.000-USD tutarındaki borcun teminatı olarak davacıya şirketten %50 oranında hisse devri yapıldığını, davacının müvekkili şirket ve ortakları aleyhine davranışlarda bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesince, Dairemizin 2019/1202-2020/878 sayılı ve 03/02/2020 tarihli ilamıyla “..şirket ortaklarının 01/04/2015 tarih saat 14.00'te şirket merkezi Taşdelen, ...B-8 Çekmeköy/İstanbul adresinde olağanüstü genel kurulun yapılması konusunda 02/03/2015 tarihli müdürler kurulu kararı alındığı, alınan bu karar uyarınca genel kurulun yapılacağı şirket merkezine şirket ortağı ...'in geldiği ve hazır bulunduğu, diğer ortak olan davacı ...'ın ise şirket merkezine gelmediği ve aynı adreste bulunan....numaralı şirket merkezi olmayan yerde toplantı yaptığı, böylece aynı gün içerisinde iki ayrı genel kurul toplantısının yapıldığı, TTK'nın 409/3 maddesi nazara alındığında ..çağrı ilanında belirtilen ve şirket merkezi olan .., No.... Çekmeköy/İstanbul'da yapılan genel kurul kararına değer vermek gerekeceği, 6102 sayılı TT K'nun 620. maddesi uyarınca kanun ve şirket esas sözleşmesinde daha ağır bir nisap öngörülmediği takdirde seçim kararları da dahil tüm genel kurul kararlarının toplantıda temsil edilen oyların salt çoğunluğuyla alınacağının düzenlendiği, öncelikle bu yönü ile somut olayda şirket merkezi olan Taşdelen, Aydınlar Mah. Cumhuriyet Cad., No...-8 Çekmeköy/İstanbul'da yapılan genel kurul toplantısında nisabın gerçekleştiği, dosya kapsamı ve genel kurul toplantı tutanağı karşısında bu hususun kabulünün mümkün görülmediği, bu nedenlerle tüm dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmesi gerekirken uygun olmayan ve yasal dayanağı bulunmayan gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmediği gerekçesiyle bozulmasına” karar verildiği, hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamı gereği davalı şirket ortağı ...'in müdür seçimine ilişkin alınan ve tescil edilen karara değer verilmesi gerektiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının HMK'nın 353(1)b-2 maddesi gereği kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, Bölge Adliye Mahkemesince HMK'nın 373/3. maddesi uyarınca uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı ve davalı vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı ve davalı vekillerinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacı ve davalılardan ayrı ayrı alınmasına,
    08/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara